"Im schlamm" TREX'ta Almanca-Turkce yönünde bulunamadı
Turkce-Almanca'te Aramayı Deneyin (Im schlamm)

Düşük kaliteli cümle örnekleri

Wir spielten im Schlamm und im Regen!
Nasıl da oynardık çamurda, yağmurda!
Lch lasse keinen Mann im Schlamm sterben.
Kimseyi çamurda ölüme terk edemem.
Wer spielt denn da im Schlamm?
Şu çamurda oynayan da kim?
Hier bleibt jeder mal im Schlamm stecken.
İşte, burada, herkes arada bir çamura saplanır.
Aber ich war bei ihr im Schlamm.
Ama ben o çamurun içinde yanındaydım.
Ihre Frontlinie müsste uns im Schlamm begegnen.
Zırhlı ön hatların çamurda üzerimize gelmesi gerekir.
Wer liegt schon gern im Schlamm?
Kim çamurun içine düşmek ister ki?
Wo?- Im Schlamm unter Perlote-Baum.
Nerede?- Perlote ağacının altındaki çamurda.
Früher fand der Wettbewerb im Schlamm statt.
Eskiden çamur atma yarışmasıydı.
Ich haben meinen verdammten Verstand im Schlamm gelassen.
Lanet olası beynimi çamurda bıraktım.
Wie Abfall im Schlamm von Goodluck Hope angeschwemmt.
Bir çöp gibi Goodluck Hopeun çamurunda kıyıya vurdu.
Im Schlamm sterben. Ich lasse keinen Mann.
Kimseyi çamurda ölüme terk edemem.
Bleib nicht im Schlamm Training für Tough Mudder.
Zorlu Çamurluk İçin Çamur Eğitiminde Takılmayın.
Ich haben meinen verdammten Verstand im Schlamm gelassen.
Beynimi lanet bir çamurun içine bıraktım.
Warum rollen manche hunde gerne im schlamm?
Neden bazı köpekler çamurda yuvarlanmayı seviyor?
Sie hätten im Schlamm getötet werden können?
O bataklıkta sizi öldürtebilirdim.- Bunu niye yapmadınız?
Diese Kreaturen wurden von etwas im Schlamm kontrolliert.
O yaratıkları çamurdaki bir şey kontrol ediyor.
Während sie stöhnte wie die Aale im Schlamm.
Çamurdaki yılan balığı gibi inliyordu.
Im Schlamm unter Perlote-Baum.- Wo?
Perlote ağacının altındaki çamurda.- Nerede?
Verflucht! Sie lag im Schlamm, Überdosis.
Lanet olsun! Yardım ekibi çamurda bulmuş, aşırı doz.