"Ungeduld" TREX'ta Almanca-Turkce yönünde bulunamadı
Turkce-Almanca'te Aramayı Deneyin (Ungeduld)

Düşük kaliteli cümle örnekleri

Ich mag meine Ungeduld.
Sabırsızlığımdan nefret ediyorum.
Ihre größte Schwäche Ungeduld.
En büyük olan sabırsızlık öngörmek.
Ich sterbe bald vor Ungeduld.
Sabırsızlıktan ölmek üzereyim.
Ungeduld kann so vieles.
Sabırsızlık da bir o kadar fazla.
Diese Ungeduld kann teuer werden.
Bu sabırsızlık bize pahalıya mal olabilir.
Vermehrte dadurch seine Ungeduld.
Bu bekleme onun sabırsızlığını artırıyordu.
OK, entschuldigt meine Ungeduld.
Özürdilerim sabırsızlığım için.
Die Jugend! Welche Ungeduld.
Bu ne sabırsızlık gençler!
Ungeduld aber erzeugt Fehler.
Sabırsızlık gösterir, yanlışlar yapar.
Ich verstehe lhre Ungeduld.
Sabırsızlığınız oldukça anlaşılır.
Regelmäßiges Drängen, Ungeduld.
Düzenli dürtü, sabırsızlık.
Diese Ungeduld bringt nichts.
Bu sabırsızlığın bir yararı olmayacak.
Ungeduld gehört zu mir.
Sabırsızlık işte benimkisi.
(Meine Ungeduld steigt.
( Sabırsızlığım artıyor..
Bitte entschuldigen Sie meine Ungeduld.
Lütfen sabırsızlığımı mazur görün.
So menschlich ist diese Ungeduld.
İnsanlık o kadar sabırsız.
Ungeduld deine größte Schwäche ist.
Sabırsızlık onun en zayıf noktasıdır.
Ungeduld ist Widerstand gegen Erkenntnis.
Sabırsızlık, öğrenmeye karşı bir dirençtir.
Ursachen für ungeduld.
Sabırsızlığın Sebepleri.
Natürlich mit Ungeduld.
Tabi ki büyük bir sabırsızlıkla.