An anonymous call Ingilizce kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
We have had an anonymous call.
İsimsiz bir çağrı aldık.Don't do it in person, an anonymous call would suffice.
İsimsiz bir telefon da yeter.Someone made an anonymous call Linda, listen.
Birisi Miracore Linda, dinle. merkez ofisine isimsiz bir arama yaptı.Make an anonymous call, give them the location… describe him.
İsimsiz bir çağrı yap onlara yeri bildir adamı tarif et.We came following an anonymous call.
İsimsiz bir aramanın ardından geldik.An anonymous call said a man was murdered at this location.
İsimsiz bir ihbar bu adreste No, sir… an anonymous call.
Hayır efendim. İsimsiz bir ihbar.I got an anonymous call about a half-hour ago.
Yarım saat önce bir ihbar telefonu aldım.They received an anonymous call.
Onlar, bilinmeyen birinden bir telefon almışlar.An anonymous call, pointed the FBI in the right direction.
Bilinmeyen bir ihbarcı FBIa doğru yola sevk etmiş.I made an anonymous call to the police.
Polise isimsiz ihbarda bulundum.So one day, the FBI gets an anonymous call.
PD got an anonymous call.
Polis anonim arama almış.We got an anonymous call.
Bir ihbar aldık.But we could make an anonymous call.
Ama isimsiz ihbarda bulunabiliriz.At Union Station, I made an anonymous call to the police.
Tren garından polisi arayıp isimsiz bir ihbarda bulundum.Tanner got an anonymous call that Mona's body was in there.
Tanner, ceset orada diyen isimsiz bir çağrı aldı.There is a reason it was an anonymous call.
İsimsiz arama olmasının bir sebebi var.That's a lot of info for an anonymous call.
Kaynağı belirsiz bir telefon için çok fazla bilgi içeriyor.An anonymous call came in to the FBI ten minutes ago.
Dakika önce FBIya bilinmeyen bir arama yapılmış.
