Düşük kaliteli cümle örnekleri
Anne ilk dalışını yapması için yavrusunu cesaretlendiriyor fakat o, hiç beklenmedik bir şekilde, istekli değil.
Doğa ile iç içe olan sosyal ve cesur renk PANTONE 16-1546 Living Coral, neşeli aktiviteleri karşılıyor ve cesaretlendiriyor.
Her zaman yeni şeyler denemem için beni cesaretlendiriyor… ve ben de tabi ki süreki'' hayır, teşekkürler'' diyorum.
Ekonomik tabloda kaydedilen ilerlemeler, Komisyonun gelecek Kasım ayında yayınlayacağı raporundan olumlu bir karar bekleyen Romanyanın üst düzey yetkililerini cesaretlendiriyor.
Ve bir özelliğiniz daha var ki bu beni cesaretlendiriyor ve bu da reklamlar tarafından kolayca ikna edilemez oluşunuzdur.
İki toplumdan da halkın, çözüm çerçevesinde Maraşa yeni bir hayat verecek olan bir dizi adımla ilgili büyük desteği ise bizi cesaretlendiriyor.
Bunları cesaretlendirme.
Onu cesaretlendirme.
Beni cesaretlendirdiler.
Beni cesaretlendirdi.
Onları cesaretlendirdim.
Verityi cesaretlendirdi.
Onu cesaretlendirmiyordum.
Onu cesaretlendirdim.
Onu cesaretlendirmiştir.
Bu kalabalık beni cesaretlendiriyor.
Halin benim gibi yaşlıları cesaretlendiriyor.
Onu evden ayrılmaya mı cesaretlendiriyor?
Belki beni bu cesaretlendiriyor ve umutlandırıyor.
Birçok insan beni bu konuda cesaretlendiriyor.