BACK TO BACK in Turkish translation

[bæk tə bæk]
[bæk tə bæk]
arkanı dön
sırtlarını dönmelidirler

Examples of using Back to back in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Two quarters back to back.
Geriye iki çeyrek kaldı.
In September and October 1932, he worked on back to back films.
Eylül 2003te hemşireliğe geri dönerken, filmlerine de devam etmiştir.
Back to back. Turn around.
Arkanızı dönün… sırt sırta.
I don't know. Back to back.
Bilmiyorum. Sırtıma, koru beni.
Westworld" style, back to back, ten paces, turn and shoot?
Vahşi Batı usulü, sırt sırta verip, 10 adım atıp, dönüp ateş ederek mi?
And I realised if I replayed them all in my head back to back, I could probably kill another couple of minutes.
Bu anları kafamda arka arkaya oynatırsam birkaç dakika daha öldürebileceğimi fark ettim.
I'm still picking up a slight bit of emotion from you… so what I think we should do… is turn our chairs back to back so I can't see you at all.
Senden hâlâ biraz duygu alabiliyorum. Bu yüzden yapmamız gereken sandalyelerimizi sırt sırta çevirmek. Böylece seni göremem.
I skied the equivalent of 31 marathons back to back. 800 miles in 10 weeks.
Arka arkaya 31 adet maratona eş değer mesafede… kayak kullandım. 10 haftada 1300 kilometre.
In an open streetcar like those in San Francisco. Two old ladies sitting back to back.
Burada iki yaşlı bayan San Franciscodaki gibi… üstü açık bir tramvayda sırt sırta oturmuşlar.
Android Beam is activated by placing devices back to back with the content to be shared displayed on the screen.
Android Beam ekranda paylaşılan edilecek içeriği ile arka arkaya cihazları koyarak aktive edilir.
Like the old cable cars in San Francisco. Oh, these are two old ladies sitting back to back in… in an open street car.
Burada iki yaşlı bayan San Franciscodaki gibi… üstü açık bir tramvayda sırt sırta oturmuşlar.
On February 28, 2008, Vann pulled off a special feat, guest starring back to back in new episodes of two different series, both on ABC.
Şubat 2008de Vann, ABC kanalındaki iki farklı dizide arka arkaya rol alarak özel bir başarı elde etti.
In an open streetcar like the old cable cars in San Francisco. These are two old ladies sitting back to back.
Burada iki yaşlı bayan San Franciscodaki gibi… üstü açık bir tramvayda sırt sırta oturmuşlar.
Two old ladies sitting back to back in an open streetcar like those in San Francisco.
Burada iki yaşlı bayan San Franciscodaki gibi… üstü açık bir tramvayda sırt sırta oturmuşlar.
we can watch all the Harry Potter movies back to back.
tüm Harry Potter filmlerini arka arkaya izleyebiliriz.
lock the doors, and then stand back to back.
odanın ortasında… elimizde bıçakla sırt sırta durmalıyız.
And we can watch all the Harry Potter movies back to back.- From now on, we're gonna be best friends.
Şu andan itibaren, en iyi arkadaşlar… olacağız ve tüm Harry Potter filmlerini arka arkaya izleyebiliriz.
And I know that you wouldn't have come back to back home, if there wasn't some part of you that thought you could live a normal life again.
Ve eve geri dönmüş olmak için geri gelmediğini biliyorum. Döndün çünkü bir parçan, tekrar normal bir hayat yaşayabileceğini düşündü.
In this Odin murder, and have it, like, back to back? are they gonna tie the double murder into this murder.
Arka arkaya mı bakacaklar çifte cinayeti bu cinayetle ilişkilendirip Bu Odin cinayetinde.
And threw them in the Moyka River. They tied one of the policemen to the bear, back to back.
Bir polis memurunu yakalamışlar, onu ayının sırtına bağlayıp Moika Nehrine atmışlar.
Results: 104, Time: 0.0444

Word-for-word translation

Top dictionary queries

English - Turkish