Examples of using Bread and butter in English and their translations into Turkish
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
I like dicks more that bread and butter.
Ben s. kleri ekmek ve tereyağından daha çok seviyorum.Yes, everyone needs bread and butter.
Evet, herkesin tereyağlı ekmeğe ihtiyacı vardır.I haven't eaten anything but bread and butter.
Ekmek ve tereyağdan başka bir şey yemedim.Bread and butter?
Terağlı ekmek?Bread and butter!
Ekmek ve tereyağ!I ate nothing but bread and butter.
Ekmek ve tereyağından başka bir şey yemedim.It's crazy. Bread and butter?
Tereyağlı ekmek? Deli bunlar ya.Bread and butter.
Bread ve Butter.Proper bread and butter.
Doğru dürüst bir ekmek ve tereyağı.I'm a stunner, bread and butter.
Çok çekiciyim, ekmekle tereyağı gibiyim.They won't provide me my bread and butter.
Onlar benim ekmegi mi ve tereyagimi vermiyorlarya.When I was in the Amazons, I would wake daily from a dream of mild English sunshine, of simple and wonderful things such as bread and butter instead of endless cassava.
Amazondayken her gün İngilterenin hafif güneşinin rüyasını görürdüm Manyok kökünden elde edilen nişasta yerine basit ama güzel şeyler hayal ederdim, ekmek ve tereyağı gibi.Teen smoking- our bread and butter, is falling like a shit from heaven.
Gençlerin sigara içmesi- bizim ekmeğimiz ve yağımız,… bir bok gibi cennetten düşüyor.A newspaper, I want a Caesar salad, bread and butter, some chocolate, packet of Gauloises cigarettes, aged for every year of my captivity.
Bir paket Gauloises sigarası, biraz çikolata, bir gazete, Sezar salatası istiyorum, ekmek ve tereyağı.if you help yourself, then God will help you find your bread and butter.
çaba harcadığın sürece, Tanrı ekmek ve yağ bulmana yardım edecektir.Bread and butter.
Ekmek ve tereyağı.Bread and butter.
Neden ekmek ve tereyağı?His bread and butter.
Ekmek ve tereyağı.Some bread and butter.
Biraz ekmek ve tereyağı.Bread and butter, please.
Ekmek ve tereyağı Iütfen.
