FROM ONE PLACE TO ANOTHER in Turkish translation

• bir yerden diğerine
• bir yerden başka bir yere
• tek ortak noktaları bir yerden diğerine gitmek olan ve bir daha
• bir yerden ötekine

Examples of using From one place to another in English and their translations into Turkish

real electric power, is being transmitted from one place to another.
gerçek elektrik gücünün de bir yerden başka bir yere aktarılıyor olmasıdır.

From one place to another. physically moving an object reverberate through the timeline,- What? Temporal changes can, on occasion?
Zamansal değişimler ara sıra zaman boyunca yankılanabilir… ve fiziksel olarak bir objeyi bir yerden diğerine taşıyabilir.- Ne?

And to paint-- especially huge canvasses-- and to harness light using mirrors and transport water from one place to another.
Ve resim yapmayı. Özellikle büyük çadır bezlerine. Ve aynaları kullanarak ışıktan faydalanmayı ve suyu bir yerden başka bir yere nasıl taşıyacaklarını.

physically moving an object from one place to another.
fiziksel olarak bir objeyi bir yerden diğerine taşıyabilir.

Now I can understand Tesla's fascination with it, because what happens in lightning is that electricity is being transmitted from one place to another.
Teslanın yıldırımlara duyduğu büyük merakı şimdi anlayabiliyorum. Çünkü yıldırımlarda olup biten şey, elektriğin bir yerden başka bir yere iletiliyor olmasıdır.

Transmitting data from one place to another has become crucial for establishing a reliable network.
Bir yerden diğer yere iletilen veri güvenli bir ağ kurulumu için çok önemli olmuştur.

It's a kind of a solid structure that is taking us from one place to another through unbelievable speeds.
Sağlam yapı. Bu bizi başka bir yerden alıyor İnanılmaz bir hızla.

You are asking me to believe that your caravan can defy the passage of the sun, but from today into tomorrow, today into yesterday? move, not merely from one place to another.
Benden karavanınızın; güneşe seyahate gücünün yetebileceğine… sadece bir yerden diğerine değil, aynı zamanda bugünden yarına… bugünden düne gidebileceğine inanmamı mı istiyorsun?

This concept tries to replace many actions like copying files from one place to another by a certain mouse movement,& eg;
Bu kavram, dosyaları bir yerden başka bir yere belli bir fare hareketiyle kopyalamak gibi hareketleri oluşturmayı amaçlar.

Just drive from one place to another.
Sadece bir yerden bir yere sürecekti.

He drives me from one place to another.
Beni bir yerden bir yere götürür.

You fly from one place to another to another..
Bir yerden diğerine, sonra diğerine uçuyoruz.

Magdalena hates travel, from one place to another.
Magdalena sürekli, yer değiştirmekten nefret ediyor.

The Romanians threw us from one place to another.
Romanyalılar bizi bi oraya bi buraya atıp dururdu.

I was just taking it from one place to another.
Sadece bir yerden ötekine götürüyordum.

I just moved what they stole from one place to another.
Ben onların çaldığını bir yerden, başka bir yere taşırdım.

Is taking us from one place to another to unbelievable speeds.
Bu bizi başka bir yerden alıyor.

I would walk around quietly… from one place to another.
Bir yerden başka bir yere sessizce hareket ederdim.

And finally the entire way, from one place to another.
Ve en sonunda, bir bölgeden başka bir bölgeye bile o şekilde gittim.

Technically, I'm shuttling matter from one place to another.
Teknik olarak, maddeyi bir noktadan diğerine gönderiyorum.