I WENT TO GO in Turkish translation

• gittim
• gitmiştim
• gittiğimde
• gidene
• çıktım

Examples of using I went to go in English and their translations into Turkish

I went to go look at donors today.
Bugün gidip donörlere baktım.

I went to go help him.
Ona yardıma koştum.

I went to go pick up Penny some flowers, but they were ten bucks,
Pennye çiçek almaya gittim ama 10 dolarmış.

And, being a little intrigued, I went to go meet this group, and what I found
Ve meraklı bir şekilde bu grupla buluşmaya gittim bulduğum şey,

Lisa Walker strung me along for months until one night, I went to go tell her how much I loved her.
Lisa Walker beni aylarca kukla gibi oynattı. Bir gece, onu ne kadar sevdiğimi söylemek için gidene dek.

And saw Keegan's car there. I went to go pick up Allyson at her place and drove past the police station.
Allysonı evinden almaya gittim… ve orada Keeganın arabasını gördüm. ve karakolun önünden geçtim.

But she started throwing shit, so… Yeah, yeah, I went to go check on her again.
Evet, onu kontrol etmeye çıktım fakat… suratıma bok fırlattı.

And drove past the police station I went to go pick up Allyson at her place and saw Keegan's car there.
Allysonı evinden almaya gittim… ve orada Keeganın arabasını gördüm. ve karakolun önünden geçtim.

Yeah, yeah, I went to go check on her again, but she started throwing shit.
Evet, onu kontrol etmeye çıktım fakat… suratıma bok fırlattı.

But, uh, I went to go talk to her at the Empire,
Ama Empirea onunla konuşmaya gitmiştim ve sonra Chuck

I went to go get ice… and now my card won't let me back into my room. Hello.
Buz almaya gittim… ve kartım beni odama almıyor.- Merhaba.

I went to go pick him up, and I got the baseball schedule mixed up, so I went to the wrong field.
Almaya gitmiştim onu ama beyzbol programını karıştırmışım o yüzden yanlış sahaya gitmişim..

The thing is, when I went to go pick up the steering-wheel cover… the Trans Am was running kind of rough, so I thought I would rebuild the carburetor.
Olay şu ki, deri kılıfı almaya gittiğimde… Trans Am teklemeye başladı, ben de karbüratörü tamir edeyim diye düşündüm.

I went to go to get ice and I dropped my room key in the icemaker,
Buz almaya gitmiştim,… oda anahtarımı buzluğa düşürdüm.''

i got an address, and i went to go see my daughter.
adresi aldım ve kızımı görmeye gittim.

This one time, I think it was over the summer, I went to go see the new"Ghostbusters" movie.
Bir keresinde, sanırım yaz ayındaydık yeni Hayalet Avcıları filmini izlemeye gitmiştim.

like' 10 doobies… and then I went to go visit my girlfriend at lunch.
10 sigaralık falan… Ve sonra öğlen kız arkadaşımı ziyarete gittim.

I going to go exercise.
Gidip egzersiz yapacağım.

Where am I going to go?
Ne bileyim nereye gideceksin.

I went to go.
Oraya gittim çünkü.