IN TWO WAYS in Turkish translation

[in tuː weiz]
[in tuː weiz]
iki yoldan
two ways
two roads
two paths
iki yönlüdür
two directions
iki yolla
iki açıdan
two angles

Examples of using In two ways in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
It shows in your dream in two ways. Go on.
Devam edin. Bu korkun, rüyalarında iki şekilde ortaya çıkıyor.
If it's true that they really are skitterizing adults and using us as weapons in a war against some other enemy, then we hurt them in two ways.
Gerçekten de yetişkinleri sıçrayanlaştırıp başka bir düşmanlarına karşı bir savaşta bizi silah olarak kullanıyorlarsa o zaman iki şekilde onların canını yakacağız.
Wheeler's version of the double-slit experiment is arranged so that the same photon that emerges from two slits can be detected in two ways.
Wheelerın çift yarık deneyinin versiyonu iki yarıktan da emilen fotonları iki yolla da bulmak amacıyla düzenlenmiştir.
In particle physics and astrophysics, the term is used in two ways, one broader and the other more specific.
Pratik fizikte ve astrofizikte, bu terim iki şeklide kullanılır, biri çok geniş bir anlama tekabül ederken diğer kullanılışı daha dar bir anlam içerir.
American families responded to these changes in two ways: by working longer hours,
Amerikan aileleri bu değişikliğe iki şekilde tepki veriyorlar: YILDA ÇALIŞILAN SAAT Daha fazla çalışarak
Homogeneous wave equation in curved spacetime==The electromagnetic wave equation is modified in two ways, the derivative is replaced with the covariant derivative and a new term that depends on the curvature appears.
Eğri uzay-zamanda homojen dalga denklemleri ==Elektromanyetik dalga denklemi iki şekilde düzeltilmiştir; türev ile eşdeğişkin türevi değiştirilmiştir ve eğilmeye bağlı yeni bir terim eklenmiştir.
In the interview, Heidegger defended his entanglement with National Socialism in two ways: first,
Bu röportajda, Heideggerin Nazilere nasıl katıldığının savunması iki yoldan ilerler: öncelikle,
In 1980 Peter Freund and M. A. Rubin showed that compactification from 11 dimensions preserving all the SUSY generators could occur in two ways, leaving only 4 or 7 macroscopic dimensions.
Peter Freund ve M. A. Rubin 11 boyuttan oluşan sıkıştırımı tüm SUSY üreticilerini koruyarak iki şekilde, 4 ya da 7 boyutu iri ölçekli boyutta bırakarak, olabileceğini göstermişlerdir.
In 1980, Peter Freund and M. A. Rubin showed that compactification from 11 dimensions preserving all the SUSY generators could occur in two ways, leaving only 4 or 7 macroscopic dimensions the other 7 or 4 being compact.
De, Peter Freund ve M. A. Rubin 11 boyuttan oluşan sıkıştırımı tüm SUSY üreticilerini koruyarak iki şekilde, 4 ya da 7 boyutu iri ölçekli boyutta bırakarak, olabileceğini göstermişlerdir.
Ampère's law with Maxwell's addition states that magnetic fields can be generated in two ways: by electric current(this was the original"Ampère's law")
Maxwell düzeltmeli Ampere yasası, manyetik alanın iki yoldan üretilebileceğini belirtmektedir: elektrik akımı yoluyla( bu gerçek“ Ampere yasası” dır)
I would LIKE TO ANSWER THIS QUESTION, IF I MAY, IN TWO WAYS.
İzninizle bu soruyu iki şekilde cevaplamak istiyorum.
This ship functions in two ways.
Bu geminin iki işlevi vardır.
Girls are cajoled in two ways.
Kızlara iki şekilde yaklaşırız.
I can prove myself in two ways.
İki şekilde ispat edebilirim.
We can parse this in two ways.
Düşünme ise iki şekilde olabilir.
The transcription factors do this in two ways.
Transkripsiyon faktörleri bunu iki farklı yoldan gerçekletirir.
From here, things can proceed in two ways.
Bu aşamadan sonra, soruşturmamız iki şekilde devam edebilir.
She dealt with the stress in two ways.
Stresle iki şekilde başa çıkıyordu.
Neuronal accommodation can be explained in two ways.
Termoelektrik cihaz iki şekilde kullanılabilir.
Its omission here can be justified in two ways.
Yoldan çıkmak sözü burada iki anlamda kullanılabilir.
Results: 1349, Time: 0.0618

Word-for-word translation

Top dictionary queries

English - Turkish