IT IS ALSO in Turkish translation

[it iz 'ɔːlsəʊ]
[it iz 'ɔːlsəʊ]
olması da
it's also
and it's
bu ayrıca
it also
da kaybedenlerin kuruntuları olduğu

Examples of using It is also in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
It is also in business life. I know.
İş hayatında da öyle. Biliyorum.
But it is also Indonesia's land of gold.
Fakat aynı zamanda burası Endonezyanın altın diyarı.
It is also true I need a new general.
Yeni bir generale ihtiyacım olduğu da doğru.
In the case of a closed curve it is also called a contour integral.
Kapalı eğrinin kullanıldığı durumlarda integrale kontür integrali denildiği de olmaktadır.
It is also indicated that the octagonal star is a symbol representing heaven.
Sekiz köşeli yıldızın, cenneti anlatan bir sembol olduğu da belirtilir.
If the universe is finite but unbounded, it is also possible that the universe is smaller than the observable universe.
Eğer evren sonlu fakat sınırsızsa, evrenin, gözlemlenebilir evrenden daha küçük olması da mümkündür.
It is also possible that recalling the words of the Oracle, Leonidas was committed to sacrifice his life in order to save Sparta.
Kahinlerin sözlerini hatırlayan Leonidasın Spartanın güvenliği için kendi yaşamını feda etmeye karar vermiş olması da mümkündür.
It is also sometimes called the patellar tendon as it is a continuation of the quadriceps tendon.
Quadriceps tendonunun devamı olduğundan, aynı zamanda patellar tendon olarak da bilinir.
Although the whale shark is the largest of all living fish, it is also the most peaceful.
Balina köpekbalığı tüm canlı balıkların en büyüğü olsa da, aynı zamanda en barışçılıdır.
It continues to expand, but it is also said that it has been divided into an infinity of possible universes.
Genislemeye devam ediyor, ancak olasi evrenlerin sonsuzluguna bolunmus oldugu da soyleniyor.
Whilst the most common is for writing and printing upon, it is also widely used as a packaging material,
En çok üzerine yazı yazılması veya baskı amacıyla kullanımı yaygın olsa da, endüstriyel ve inşaat sektöründe gerçekleştirilen işlemlerde,
The enlightenment of a later age, I think, to criticize a person for not sharing but it is also profoundly saddening that such prejudices It's a little unfair, were so pervasive.
Sonraki çağların aydınlanmacı fikirlerini benimsemediği için… birini eleştirmenin biraz haksızlık olduğu kanısındayım… ama bu tür ön yargıların böylesine yaygın olması da… son derece üzücüdür.
isn't that it simply makes health care more accessible and affordable but that it is also fundamentally empowering.
ulaşılabilir ve ekonomik hale getirmesinden ziyade, esas olarak yetki verici de olmasıdır.
It's also remotely possible I have that reversed.
Bunun tam tersi olması da mümkün tabii.
It's kind of painful, but it's also freeing in a way.
Acı verici tarafı olsa da, bir bakıma insanı özgür kılıyor.
It's also possible the dog was a trick.
Köpeğin hile olması da ihtimal.
But it's also healthy to have your own needs.
Ama kendi ihtiyaçlarının olması da sağlıklı. Hepimizin var.
It's also incredibly photogenic. And while it's brutal in its environment.
Çevre her ne kadar acımasız olsa da, bir o kadar da fotojenik.
But it's also healthy to have your own needs.- Yeah.
Ama kendi ihtiyaçlarının olması da sağlıklı. Evet.
It's also possible that this could all be our fault.
Bizim hatamız olması da mümkün.
Results: 43, Time: 0.0601

Word-for-word translation

Top dictionary queries

English - Turkish