SECOND OR THIRD in Turkish translation

• ikinci ya da üçüncü
• i̇kinci ya da üçüncü

Examples of using Second or third in English and their translations into Turkish

Now, it turns out the kid's second or third cousin-- whatever-- he's down with the Six-Four.
Şimdi görünüşe göre o çocuğun ikinci ya da üçüncü kuzeni Six-Fourlara katılmış.

And could that account for why the second or third bullets hit Riggs in the back?
Peki bu, ikinci ya da üçüncü kurşunun Riggsin sırtına isabet etmesinin nedeni olamaz mı?

Males entering their second or third year may develop spotty blue
İkinci ya da üçüncü yaşına giren erkekler üreme döneminde mavi

Priebke went inside together with the second or third group and shot a man with an Italian machine pistol.
Priebke, ikinci ya da üçüncü grubu ile birlikte içeri girdi ve bir İtalyan makine tabanca ile bir adamı vurdu.

Along with a baby picture that says,"Second or third child, March'70" with a question mark.
Arkasında şu not yazılı bir bebeklik fotoğrafıyla'' İkinci ya da üçüncü çocuk, Mart 1970'' yanında soru işareti var.

If a country placed a skater in the first, second or third position in a 2011 World Junior Figure Skating Championships discipline they qualified for two spots in that discipline at the Youth Olympics.
Eğer bir ülke 2011 Dünya Gençler Şampiyonasında birinci, ikinci ya da üçüncü sırada yer aldıysa o kategoride iki patenci/takım gönderme hakkı kazanmaktadır.

But cancer wants to devour everything, Your bodies are fighting whatever cancer that bomb caused, and a lot of you haven't had your second or third HPV shot.
Vücudunuz, bombanın yarattığı kansere karşı savaşıyor ve birçoğunuz ikinci ya da üçüncü doz aşıyı olmadınız. ama kanser her şeyi ele geçirmek istiyor.

And a lot of you haven't had your second or third HPV shot. Your bodies are fighting whatever cancer that bomb caused,
Vücudunuz, bombanın yarattığı kansere karşı savaşıyor ve birçoğunuz ikinci ya da üçüncü doz aşıyı olmadınız.

Without love, if you were dissatisfied with her… In your position, you could take a second or third wife easily enough.
Sevmiyorsan, eğer onu beğenmiyorsan… Durumuna göre ikinci ya da üçüncü bir eş alabilirsin.

This was, I think the second or third day of shooting and I thought Emma just looks beautiful here.
Bu galiba çekimin ikinci veya üçüncü günüydü ve Emmanın burada çok güzel göründüğünü düşündüm.

In this case ordinary years consist of twelve months but every second or third year is an embolismic year,
Bu durumda sıradan yıllar 12 aydan oluşur, ancak her ikinci veya üçüncü yılda bir 13. ara,

My boyfriend and are at like that second or third stage, you know,
Erkek arkadaşımla ikinci veya üçüncü seviyedeyiz. Bilirsiniz,

maybe the second or third year into the war,
savaşın belki ikinci veya üçüncü yılında, Simon

She's not my favorite person-- or my second or third, she's really right near the bottom of my list-- but I almost feel bad for Zoe right now.
O benim en sevdiğim insan sayılmaz-- Ya da en sevdiğim ikinci ya da üçüncü, hatta listenin en sonuna yakın bir yerde-- ama şu an Zoe için neredeyse kötü hissediyorum.

It would strengthen the case for supersymmetry, those superparticle partners themselves yet. If CERN were to discover a second or third or fourth or fifth Higgs boson,
Gözlenmemiş olsa bile supersymmetry için case güçlendirir, Eğer CERN bir ikinci ya da üçüncü bu süper partiküller ortakları henüz kendileri.

If CERN were to discover a second or third or fourth or fifth Higgs boson,
supersymmetry için case güçlendirir, Eğer CERN bir ikinci ya da üçüncü bu süper partiküller ortakları henüz kendileri.

Was a disaster, but if we had run second or third, or possibly even lucked out
Felâketdi, ama ikinci veya üçüncü koşsaydık, Ya da belki

physics, or engineering, that they often are unsolveable, because they might have a second or third derivative involved, and they're going to multiply.
mühendislik olsun rastlayacağınız denklemler genelde çözümsüz olacaktır çünkü içinde ikinci ya da üçüncü dereceden türev bulunmaktadır ve çarpılacaklar.

Let me just say, I didn't take it well the first, second, or third time.
Şunu da söyleyeyim ki ilk, ikinci ya da üçüncü seferde iyi karşılamamıştım.

In the second or third.
İkinci veya üçüncü grupta.