Examples of using Something to prove in English and their translations into Turkish
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
If you people think you have got something to prove, then prove it.
Eğer bir şey ispat edebileceğinizi düşünüyorsanız, ispatlayın.I had to do something to prove my loyalty to Ra's.
Rasa olan sadakatimi kanıtlamak için bir şeyler yapmam lazımdı.Got something to prove to yourself? Do it in there?
Kendine kanıtlayacağın birşey mi var?When do you stop feeling like you have got something to prove?
Ne zaman kanıtlanacak bir şey varmış gibi hissetmeyi bırakacaksın?There's always something to prove.
Kanıtlanacak şeyler bitmez.It's been a while since I have had something to prove. It's quite refreshing.
Bir şeyler ispat etmeye çalışalı bayağı uzun zaman olmuştu.Does he have something to prove?
İspatlayacak bir şeyi var mı?So, you want to do something to prove yourself to me then?
Yani öyleyse bana kendini kanıtlamak için birşey yapmak istiyorsun?Cause they got something to prove.
Çünkü kanıtlayacak bir şeyleri var.But for now, we still have something to prove.
Ama şimdilik kanıtlayacak bir şeylerimiz var.You look like you have got something to prove.
Kanıtlayacak bir şeyin var gibi gözüküyorsun.He's got something to prove.
İspatlayacak bir şeyi var.Gives me something to prove, right?
Bana kanıtlayacak bir şey veriyor, değil mi?I know you have something to prove.
Kanıtlayacak şeylerin var biliyorum.It's… It's clean. Then find something to prove her innocent.
O zaman onun masum olduğunu kanıtlayacak bir şey bul. Temiz.And you think I have something to prove?
Ve ben kanıtlamak için bir şey olduğunu düşünüyorum?And you think I have something to prove?
Sence kanıtlayacak bir şeyim var mı?You got something to prove to yourself?
Kendine kanıtlayacağın birşey mi var?But I have something to prove to me.
Bana bir sey kanitlamak zorunda degilsin.Something to prove that it's mine"?
Benim olduğunu kanıtlayacak bir şey'' mi?
