TO GET TO KNOW in Turkish translation

[tə get tə nəʊ]
[tə get tə nəʊ]
yakından tanımak
to get to know
to know you better
to get to know you better
anlamaya
to understand
to know
to see
to figure out
to tell
to realize
to get
to comprehend
to grasp
to fathom
tanıyabilmesi
to get to know
to identify
tanimak
to know
tanıyabilmek için
to get to know
yakından tanımamı
to get to know
to know you better
to get to know you better
yakından tanıma
tanımanı istedim sen de gereğini yerine getirdin
tanimak için

Examples of using To get to know in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
This is the fundamental way to get to know a situation.
Bu, bir durumu anlamadaki başlıca yoldur.
Penny… I would really like to get to know you better.
Penny, seni daha yakından tanımayı isterdim.
Might be fun to get to know him better.
Onu daha iyi anlamak eğlenceli olabilirdi.
But more than that I would really like to get to know you.
Ama bundan daha çok… seni yakından tanımayı istiyorum.
It's a vehicle to get to know who you are inside.
Anılar aslında kim olduğunu anlamanın aracı.
It's a really good way to get to know each other.
Birbirini tanımak icin iyi bir yol.
I was grateful to get to know her well.
Onu yakından tanıdığım için minnettarım.
You want to get to know the real me?
Gerçek beni tanımak mı istiyorsunuz?
You want to get to know me now?
Şimdi de beni tanımak mı istiyorsun?
Cause they don't always take the time to get to know everyone.
Çünkü herkesi tanımak için yeterince zaman harcamazlar.
You wanted to get to know me?
Beni tanımak mı istediniz?
It took time to get to know Morgan.
Morganı tanımak, onu anlamak zaman alırdı.
I believe I would like to get to know His Excellency better.
Ben iyi Ekselansları bilmek almak istiyorum inanıyorum.
He's hard to get to know.
Ama onu tanımak biraz zordur.
What do I have to do to get to know her better?
Onu daha yakından tanımak için ne yapmalıyım?
To get to know me?
Beni tanımaya başlamak mı?
A little deal to get to know each other.
Birbirimizi yakından tanımak için anlaşma yapalım.
Plus, it's a great way to get to know the dolls.
Hem bebekleri tanımanın da harika bir yoludur.
To get to know me. I told you.
Sana söyledim. Beni tanıman için.
To get to know each other, I guess.
Yani birbirini tanımak… biraz zaman alıyor galiba.
Results: 114, Time: 0.0762

Word-for-word translation

Top dictionary queries

English - Turkish