TRYING TO KILL YOU in Turkish translation

['traiiŋ tə kil juː]
['traiiŋ tə kil juː]
seni öldürmeye çalışması
sizi öldürmeye çalışmaları
seni öldürmeye çalışmak
seni öldürmeye çalıştığım

Examples of using Trying to kill you in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Avoid insulting… the men who may be trying to kill you.
Seni öldürme çalışıyor olması muhtemel adamı aşağılamaktan kaçın.
They're not trying to kill you, or they would have.
Seni öldürmeye çalışmıyorlar, isteselerdi de çoktan ölmüştün.
Rodney… no-one's trying to kill you.
Rodney- kimse seni öldürmeye çalışmıyor.
When a dude built like a mountain breaks into your house trying to kill you.
Kas yapmış kocaman bir adam evine zorla girip seni öldürmeye çalıştığında.
I'm the Vizier. They have been trying to kill you all along.
Vezir. Onlar en başından beri seni öldürmeye çalışmışlar.
I watched that person trying to kill you tonight.
Bu gece seni öldürmeye çalışan kişiyi gördüm.
Trying to kill you?
Sizi öldürmeye mi çalıştı?
Guys trying to kill you isn't good for you..
Seni öldürmeye çalışan adamlar da sana iyi gelmez.
This world is full enough with bitches trying to kill you.
Dünya seni öldürmeye çalışan kaltak dolu zaten.
You Miss people trying to kill you?
İnsanların seni öldürmeye çalışmasını mı özlüyorsun?
I wasn't trying to kill you, so.
O kadar, seni öldürmeye çalışırken değildi.
You have a shared common enemy on Mars trying to kill you every day.
Marsta her gün sizi öldürmeye çalışan tek bir ortak düşmanınız vardır.
You think it's the same Russians who were trying to kill you today?
Sizi bugün öldürmeye çalışan Ruslar olduğunu mu düşünüyorsunuz?
You don't understand the kind of man who is trying to kill you.
Seni öldürmek isteyen adamın ne tür bir adam olduğunu bilmiyorsun.
There are people trying to kill you.
Seni öldürmeye çalışan insanlar var.
If there's someone at Zantium Labs trying to kill you.
Eğer Zantium Laboratuarında seni öldürmeye çalışan birisi varsa.
Although it could help if you could remember who was trying to kill you.
Bu arada, seni öldürmeye çalışanların kim olduğunu hatırlarsan, çok yardımcı olursun.
You know, me trying to kill you, The whole magic coin thing.
Hani seni öldürmeye çalışmam, sihirli para mevzusu falan.
And you have got gangsters trying to kill you!
Ve gangsterler seni öldürmeye çalışıyorlar!
Occupational hazard. Strangers trying to kill you without introducing themselves.
Yabancılar kendilerini tanıtmadan seni öldürmeye çalışıyorlar. Mesleki risk.
Results: 108, Time: 0.0537

Word-for-word translation

Top dictionary queries

English - Turkish