Examples of using Fiziksel terapi in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Ailemin fizik terapi merkezi vardı.
My parents owned a physical therapy practice.Yani Fizik Terapi İşe Yarıyor.
So the physiotherapy's working.Onla fiziksel terapiyi sen yapmadın, Amy.
You didn't have to do physical therapy with him, Amy.Fiziksel terapiye ihtiyacı var fakat zaman içinde tamamen iyileşecektir.
He's going to need physical therapy, but in time he should make a full recovery.Fiziksel terapiden 6 ay sonra, Peri masalı gibi bir düğünleri oldu.
Six months after physical therapy, she was well enough… for a fairytale wedding.Beni fizik terapi yapmak için buraya getirmenin ne anlamı var?
What's the point of bringing me out here to do physical therapy?Halen fiziksel terapiye gidiyor musun?
Still going to physical therapy?Fiziksel terapiyi es geçiyordu yeni gelen çocuklarla takılıyordu, esrar çekiyordu.
She was skipping physical therapy, hanging out with some new kids, getting high.Fiziksel terapinin temelini biliyor musun? Tekrar tekrar aynı şeyi yapmak.
The whole basis for physical therapy is doing the same thing over and over and over again.Fizik terapi için geri gelmek zorundaymışsın.
You will have to come back for physical therapy.Fizik terapi için hastaneye geri gelmediniz.
You didn't return to the hospital for your physical therapy.Fiziksel terapimiz var.
Physical therapy.Fizik terapi işe yarıyor.
The physical therapy is working.Fiziksel terapiye ihtiyacı olacak… ama bu zaman zarfında iyileşecektir. Evet, kötü şekilde.
He's going to need physical therapy, Badly. Yes.Fiziksel terapiye ihtiyacı var fakat zaman içinde tamamen iyileşecektir.
He's going to need physical therapy, Badly. but in time he should make a full recovery.Bu gece Fiziksel Terapin yok mu?
Don't you have physical therapy tonight?O St. Johns da fiziksel terapisini yapıyor. Hayır.
No. He's at St. John's doing his physical therapy.O St. Johns da fiziksel terapisini yapıyor. Hayır.
He's at St. John's doing his physical therapy.- No.Fizik terapi gibi bir şey değil mi? Bu… Aslında, temelde?
Uh… I mean, that's basically like physical therapy, right?Fizik terapi gibi bir şey değil mi? Bu… Aslında, temelde.
That's basically like physical therapy, right?- That's uh.
