Low quality sentence examples
Köpek gezdirme ek iş.
Al. Sakın lavaboya gezdirme.
Benim köpek gezdirme görevim var.
Köpek gezdirme işi kurmak istiyorum.
Zannetme. Sadece göz gezdirme.
Zannetme. Sadece göz gezdirme.
Kayışsız zombi gezdirme iznin yok.
Ev gezdirme etkinliği gelecek hafta.
Kayınbirader gezdirme olayı mı bu?
Protokollerine göz gezdirme fırsatım oldu ama.
Sana'' köpek gezdirme'' yi göstereceğim.
Seni gezdirme fırsatımın olması güzel. -Evet.
Bana etrafı gezdirme niyetiniz var mı?
Ve tezgahta bez gezdirme temizliğinden bahsetmiyorum.
Beccanın köpeğini gezdirme işi nasıl gitti?
O zaman neden seni gezdirme mi istedin?
Yani kısaca, çantayı gezdirme alıştırması yapıyorsun.
Size bankamı gezdirme fırsatım olacak mı?
Sergiyi gezdirme şerefini bana lütfeder misiniz?
Evet. Sana etrafı gezdirme fırsatı olur.