Examples of using Girdap in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Girdap büyüyor.
Daha önce hiç girdap görmemiş miydin?
Girdap boyunca giden insanlardan bahsediyorsun.
Sizce girdap değil de insanlar mı yardım etti?
Girdap çökmeye başladığında,
Kollarımda girdap gibi.
Çünkü girdap yaratmıştım.
Girdap boyunca giden insanlardan bahsediyorsun.
Bakın kimde girdap silahı var. R. Wells.
Bakın kimde girdap silahı var. R. Wells.
Girdap olduğunu biliyorduk, ama onu hareket halinde görmek.
Aynı bu hareketi yaptığı Girdap göreviydi. Unutmayalım, Titan Gameste Jackienin kazandığı ilk mücadele.
Biliyordum! O girdap Oyuk Dünyaya açılan bir tüneldi.
O girdap Oyuk Dünyaya açılan bir tüneldi. Biliyordum!
Biliyordum! O girdap Oyuk Dünyaya açılan bir tüneldi.
O girdap Oyuk Dünyaya açılan bir tüneldi. Biliyordum!
Girdap! Bizi takip ediyor! Ne zaman kurtulduğumuzu düşünsem!
Girdap! Bizi takip ediyor! Ne zaman kurtulduğumuzu düşünsem.
Girdap aracılığıyla önümde düşmüş olmalı.
Girdap zamanı!