"Henryk" is not found on TREX in Turkish-English direction
Try Searching In English-Turkish (Henryk)

Low quality sentence examples

Dr. Henryk Peche, yüzbaşı.
Captain, physician. Dr. Henryk Peche.
Onu görmedim.- Henryk içeride.
I haven't seen him. Henryk's in there.
Kötü bir şey anlatmayın demiştim Henryk.
I said nothing bad, Henryk.
Umarım Henryk ve Halinaya iyi davranırlar.
Let's hope, henryk and halina will be better off.
Bu yüzden Henryk Waldı davet ettik.
Of course, that's why we invited Henryk Wald.
Henryk içeride.- Onu görmedim.
I haven't seen him. Henryk's in there.
Henryk içeride.- Onu görmedim.
Henryk's in there. I haven't seen him.
Yapma. Benim adım Henryk değil.
My name isn't Henryk. Don't do this.
Pablo Sarasate ve Henryk Wieniawski uygulandı.
Pablo Sarasate and Henryk Wieniawski performed.
Benim adım Henryk değil. Yapma.
My name isn't Henryk. Don't do this.
Benim adim Henryk degil. Bunu yapma.
My name isn't Henryk. Don't do this.
Benim adım Henryk değil. Yapma.
Don't do this. My name isn't Henryk.
Yapma. Benim adım Henryk değil.
Don't do this. My name isn't Henryk.
Kötü bir þey anlatmayýn demiþtim Henryk.
I said nothing bad, Henryk.
Birinin bunu yapması gerek, Henryk.
Someone's got to do it, henryk.
Sen, Henryk ve baban burada yatarsınız.
You, Henryk and Papa, here.
Alina, ve Henryk hala hayattalar.
Alina, and, well, Henryk was still alive.
Henryk bana da tersanede iş buldu.
Henryk got me a job at the shipyard, too.
Ben sakinim, çok sakinim Henryk.
I'm calm, I'm very calm, Henryk.
Sen Henryk ve baban burda uyursunuz!
You, Henryk and Papa in here!