"Kalın kıyafetler" is not found on TREX in Turkish-English direction
Try Searching In English-Turkish (Kalın kıyafetler)

Low quality sentence examples

Kalın kıyafetler için.
Warm Clothes.
Kalın kıyafetler, benzin.
Warm clothes. Fuel.
Postlardan, kalın kıyafetler ve şapkalar yaparız.
We use the skin for fur hats and warm clothes.
Daha kalın kıyafetler giymek için harika bir hatırlatma.
Seems like a great reminder to wear warm clothes.
Bolca kalın kıyafet alın yanınıza.
Take plenty of winter clothes.
Biraz kalın kıyafet getirirsen iyi olur.
You better bring some warm clothes.
Hiç kalın kıyafeti yok.
He doesn't have any warm clothes.
Zaten kalın kıyafetlerin var.
You already have warm clothes.
Caity kalın kıyafetleri dolabın arkasına koyuyor.
Caity keeps her heavy coats in the back closet.
Orası çok soğuk olacakmış. Tüm kalın kıyafetlerini al dediler.
They said it was going to be really freezing up there take all my warm clothing.
An2} Bir oyuncak bebeği kumaş kıyafetlerle giydirdiğinizde,{ \an2} kumaşın kalınlığı, kıyafetin çenesinin altında toplanmasına neden olur.
Well, then the thickness of the fabric will put her outfits under her chin. When you have a doll and you dress her in fabric clothes.
Bu kıyafetler çok kalın.
These clothes are heavy.
Şimdilik bu kıyafetlerle kalın.
Keep those clothes on for now.
Ama o ülkede çok fazla ısı değişimi var, o yüzden kalın kış kıyafetleri almamalı.
But the temperature range is severe in that country, so he shouldn't just take thick winter clothes.
Sıcak. Bu kıyafetler çok kalın.
These clothes are heavy It's hot.
Bu kıyafetler çok kalın. Sıcak.
These clothes are heavy It's hot.
Noel yaz mevsimindeyse neden Noel Baba böyle kalın bir kıyafet giysin?
If Christmas was in the summer, then why would Santa wear such a warm suit?
Ama burada üzerinde kalın bir kıyafeti bile olmayan… yüz yaşında bir kadından bahsediyoruz, değil mi?
But she's a hundred-year-old woman out here with no cold-weather gear, right?