Low quality sentence examples
Ona, o kader gecesinde neler olduğunu kendi ağzından anlatma fırsatı sunuyordum.
Efendiler bugün buraya Majestelerinin hepimizin kalbinden geçen kararını kendi ağzından duymak için toplandık.
Jüri onu bir kere görürse, senin kendi ağzından o gece ne olduğuna dair güvenilir bir açıklamaya ihtiyaç duyacaktır.
Kızının kendi ağzından duyduğuna yemin edecek… ve o akılları bir karış
Onun kendi ağzından duydum.
Kendi ağzından duymak istiyorum.
Kendi ağzından duyduk.
Yaşadıklarını kendi ağzından dinleyelim.
Hikâyeyi kendi ağzından anlatmalısın.
Kendi ağzından söylediğini duymam gerekiyordu.
Onun kendi ağzından senin hükmün geldi!
Yalancı tanıklık ettiğini Akamanın kendi ağzından duyacaktınız.
Ama ben senin kendi ağzından duymak istedim.
Ne yaptığını sadece kendi ağzından biliyoruz.
Marshall, kendi ağzından olanları anlat lütfen.
Onun kendi ağzından senin hükmün geldi! Tanrım!
Tanrım! Onun kendi ağzından senin hükmün geldi!
Bunu Lort Sforzanın kendi ağzından duymamız gerekli.
Tanrım! Onun kendi ağzından senin hükmün geldi!