Low quality sentence examples
Sen müşterilerle ilgilen.
You take the customers.Sen müşterilerle ilgilen.
You, take care of the customers.Sen müşterilerle ilgilen.
You help with the customers.Tank, müşterilerle ilgilen.
Tank, take care of these people.Yong, müşterilerle ilgilen.
Yong, serve the customer.Git müşterilerle ilgilen, dedim.
I said, go take care of the customers.Ne iş yapıyorsan bırak da gidip müşterilerle ilgilen.
Stop what you're doing Go take care of the customers.Shambhu müşteriyle ilgilen.
Shambhu take the payments.Robbie, git müşteriyle ilgilen.
Robbie, go take care of customer.Clara, şu müşteriyle ilgilen!
Clara, attend to this customer!Sen kendi müşterilerinle ilgilen evlat.
See to your customers, boy.Benim gidip şu müşterilerle ilgilenmem gerek.
I have to go wait on those customers.Sashanın sadece uluslararası müşterilerle ilgilendiğini de söylediler.
They also said that she only handled international clients.Beşinci keredir hakkında şikayet oluyor. Müşterilerle ilgilenmiyorsun.
It's the fifth time I get complains about your negligence.Müşterilerle ilgilenmem. Dolayısıyla bay Edwards, siz ikna edebileceğimi.
Mr Edwards thought Bizi dışarı çıkarırlar. Müşterilerle ilgilenmemiz veya buraya gelmemiz için.
They only let us out to take care of clients or when we come here.Bu şekilde müşteriler ilgilendiğini görür ve tedarikçiler sorumluluk sahibi olduğunu anlayabilir.
That way clients see he cares and suppliers can see he's in charge.Sadece bir müşteriyle ilgilenmek için buradayım.
Just here to take care of a client.İşverenlerim senin belirli bir müşterinle ilgilendi, Schwentke adında bir adamla.
My employer has taken an interest in a certain client of yours, Bana yardımcı olabilir misiniz?'''' Evet, bu müşteriyle ilgilendikten sonra.
Can you help me?""Yes, after I take care of this customer.
