BAUMWOLLE - übersetzung ins Türkisch

pamuk
baumwolle
snow
kohle
cotton
watte
baumwollstoff
schneewittchen
baumwollgarn
fussel
koton
baumwolle
kumaşı
stoff
gewebe
tuch
fabric
textilien
pamuğu
baumwolle
snow
kohle
cotton
watte
baumwollstoff
schneewittchen
baumwollgarn
fussel
pamuklu
baumwolle
snow
kohle
cotton
watte
baumwollstoff
schneewittchen
baumwollgarn
fussel
pamuğun
baumwolle
snow
kohle
cotton
watte
baumwollstoff
schneewittchen
baumwollgarn
fussel

Beispiele für die verwendung von Baumwolle auf Deutsch und deren übersetzungen ins Türkisch

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Sechs Bettlaken. Aus Leinen und Baumwolle.
Bütün bunlar çarşaf, altısı da. bunlar keten ve pamuk.
Baumwolle Kinder Weste.
Pamuklu Çocuk Yelek.
Geschichte Niemand weiß genau, wie alt Baumwolle ist.
Kimse tam olarak pamuğun ne kadar eski olduğunu bilmiyor.
Baumwolle kann nicht überall angebaut werden.
Pamuğu her yerde yetiştiremezsin.
Papier, dann Baumwolle, danach Leder.
Kağıt, sonra pamuk, deri.
Aus 100% Baumwolle und mit Print.
Pamuklu ve likralı….
Die Baumwolle birgt jedoch auch Nachteile.
Ancak pamuğun bazı dezavantajları vardır.
Die Arbeiter ernten die Baumwolle per Hand.
İşçiler, pamuğu elle topluyorlar.
Unterhosen: Nylon oder Baumwolle.
Külot naylon ya da pamuk, ölçü.
Trage 100% Baumwolle Unterhose und vermeide zu enge Kleidung.
Yüzde 100 pamuklu iç çamaşırları giyin ve aşırı sıkı giysilerden kaçının.
Unterpunkt:"Der Siegeszug der Baumwolle erschwerte es Sklaven, sich ihre Freiheit zu erkaufen.".
Örn:“ Pamuğun başarısı, kölelerin kendi özgürlüklerini satın almalarını daha zor kıldı.”.
Nehmen wir die Baumwolle als Beispiel.
Pamuğu örnek alalım mesela.
Oma pflückte Baumwolle.
Ninem pamuk topluyordu.
Adorable moomin 100% Baumwolle Handtuch weich
Adorable Moomin% 100 pamuklu havlu yumuşak
Nur wenige Menschen wissen, dass Baumwolle nicht nur eine Person kleiden, sondern auch füttern kann.
Birkaç kişi, pamuğun sadece bir insanı giymekle kalmayıp, aynı zamanda onu da besleyebileceğini biliyor.
Doch wer pflanzt die Baumwolle an, wer erntet sie?
Kim ekiyor bu pamuğu, kim büküp kim dokuyor?
Papier, dann Baumwolle, danach Leder.
Bu kağıt, sonra pamuk, deri.
Ein Großteil der Baumwolle auf dem Weltmarkt ist gentechnisch verändert.
Dünya genelinde yetiştirilen pamuğun büyük bir kısmı genetik olarak değiştirilmiştir.
Baumwolle 60° C
Pamuklu 60 °C
Reine, unverfälschte, ägyptische Baumwolle.
Saf mısır pamuğu.
Ergebnisse: 750, Zeit: 0.1041

Top Wörterbuch-Abfragen

Deutsch - Türkisch