Примери за използване на Aklamak на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Babamın ismini aklamak için Emily Thorneun kimliğini aldım.
Mesele para aklamak değil, iki tünelin ucunun da kontrolünü sağlamak.
İşin daha da kötüsü kendini aklamak için şansını kullanıyorsun, tanrıcılık oynuyorsun!
Paraları aklamak için elmas alıyorlardı.
Parayı aklamak için bir yol bulmuş.
Kardeşinse uyuşturucu paralarını aklamak için onlarla anlaşma yapıyor.
Aklamak.'' Temizlemek,'' hayır.'' Yıkamak--''.
Para aklamak istiyor.
Onların şirketi para aklamak için kullandığından şüpheleniyordum.
Karının ailesini aklamak için DNA testiyle mi oynadın?
Sevgilini aklamak için benden yardım mı istiyorsun?
Görünüşe göre Henry elmasları parayı aklamak ve taşımak için kullanıyormuş.
babamın onun idamını aklamak için uydurduğu saçma dedikodular.
İnancınızı, cinayeti aklamak için saptırmışsınız.
Tüm bunların amacı altınları almak ve ismini aklamak mıydı sanıyorsun?
Bence bu örgütlenmiş dinler, tarih boyunca olan sayısız acımasızlığı aklamak için inançları yozlaştırdılar.
Fazlaca sahte para aklamak için.
Bizim küçük işimiz para aklamak.
zehirli kimyasallar para aklamak yok.
Bundaki amaç genellikle vergi kaçırmak ama bazen para aklamak yahut sermaye kontrolünü baypas etmek için de bu yol kullanılıyor.