Примери за използване на Arthuru на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Senin Arthuru burada düşünemiyorum bile.
Arthuru anlatmadığım için üzgünüm.
Arthuru nereden biliyorsun?
Arthuru görmeye gitmeliyiz.
Arthuru görmeye gideceğim.
Arthuru düşünüyordum da.
Arthuru rahat bırak!
Arthuru yakalamak için bir şansın daha olacak.
Sola döndü, Muhtemelen Arthuru gördü.
Teşkilat farkınıza vardı ve Arthuru size atadı.
Madem başka bir wiplala bulmak istemiyorsun, Arthuru eski haline getirmak sana düşüyor.
sadece sen Arthuru güvende tutabilirsin.
Peki, seçim yapmak zorunda kalsaydın Arthuru mu yoksa Lancelotu mu seçerdin?
Seni ve Arthuru tehdit ettiğini söylüyorsun. Ama kocanın evde yalnız olduğunu söyledin ona.
Arthuru öldüreceksin, tahtı alacağım
Ancak gerçekten Arthuru Mordreddan korumama yardım ederse, ben de gitmeyi reddedersem,
Arthuru, Tara ile kavga ederken gördüm. O günden beri, saçma sapan rüyalar görüyorum.
Arthuru Camelota getirdin. Ülke topraklarından savaşçıları topluyorsun.
Fakat Pittsburgh Arthuru istiyor. Ve o zaman ben onu zaten Sam Mott karşılığında Cincinnatiye vermiş olacağım.
Tabii ki hayır! Dougalın karısını öldürmemiş olabilirsin ancak Arthuru öldüren kesinlikle sensin ama bu büyücülük falan değil eski moda bir zehirdi.