Примери за използване на Blair на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Blair ve sen sonsuza kadar çıkacakmışsınız gibi.-
Ben… ben üzgünüm, Blair burada değil.
Aman Allahım. Blair boşanmak istiyor.
Çok zarif bir parti, Blair.
Bizi bağışla, Blair!
Blair Cadısı'' anı mı yaşıyorsun?
Ve de Blair Waldorfun özlemini çekmek.
Tamam, Blair, anladık.
Blair Waldorf hakkında konuştuğunu tahmin ediyorum.
Ve de Blair Waldorfun özlemini çekmek.
Blair Sullivan yönlendirdi.
Blair asla gerçek arkadaşım olmadı.
Küçük sıcak ellerinin arasından Blair bölümünü almak için güreşmeye geldim.
Hayır Blair Waldorf bölümün değil.
Blair bölümü nerde?
Burası benim evim, Blair Cadısını araştırmak için haftasonu boyunca konforundan ayrı kalacağım.
Blair Cadısını duydunuz mu hiç?
Blair Cadısı hakkında bir belgesel hazırlıyoruz.
Blair Cadısını duymuş muydunuz?
Blair Cadısı ile mi karşı karşıya gelmiştiniz?