Примери за използване на Bran на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Bizi unutursun Bran.
Ama Bran orada yaşamıyordu.
Çalışmaya devam et Bran.
Bran o gece daha iyisini hak ettiğime ikna etmek için dansa gelmişti.
Üzgünüm Bran.
Bran ve Rickona dair gerçeği anlatırım.
Eğer Bran Stark geçmişi, geleceğe yön vermek için değiştiriyorsa belki White Walkerları gördükten sonra Duvarı örmüş olabilir?
Yeniden toplanacağız ve ilerleyeceğiz Bran. Daha iyi ve daha sağlam olacak.
ok talimi yapıyordu bitince buraya gelmiştim. Bran yayını bırakmıştı.
Yeni yönetim,'' Bran Şatosu yaşama geri dönüyor'' mottosu altında şatoyu tarih ve kültürden fazlasını sunan bir yere dönüştürüyor.
Romanyadaki Bran Şatosu Mayıs ayında Habsburglu Dominicin özel mülkü oldu. Binayı son üç yıldır kültür bakanlığı işletiyordu.
Pazarlama müdürü Alex Priscu Southeast European Timesa verdiği demeçte, yeni yönetimin'' Bran Şatosu yaşama geri dönüyor'' mottosu altında şatoyu tarih ve kültürden fazlasını sunan bir yere dönüştürdüğünü söyledi.
Ya şuradaki üstü branda örtülü araba?
DERFLEX branda Ürünleri.
Ralph Branca 3 kez all-star seçildi.
Brana tüm uçuşlardan sonra uçakların tümünün kayıtlarını tutar.
Branca Adasıyla ana kara arasındaki kanala doğru yol alıyoruz.
Branca Adası size bir şey ifade etmiyor mu?
Branda iyi misin?
Branda na bir şey yapacak değilim.