Примери за използване на Gitmeyeceğini на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Browna gitmeyeceğini söyledi.
Lindanın hiç gitmeyeceğini düşünmüştüm.
Moskovaya Mitchell Gant olarak gitmeyeceğini anlamışsındır.
Bir yere gitmeyeceğini söyledi.
Ajan Rossi Yatesin yönteminde önemli bir hale geldiğinden uzağa gitmeyeceğini biliyorduk.
Üniversiteye gitmeyeceğini ona sen mi söylersin, yoksa ben mi?
bunun daha ileri…-… gitmeyeceğini bilmem gerek.- Elimden geleni yaparım.
Bu sabah ofisime girdi ve bunu halledene kadar gitmeyeceğini söyledi.
Bir milyon insana bağıra çağıra partiye gitmeyeceğini söylersen o partiye gidemezsin.
Jeremy, yedi yaşındayken annesine okula gitmeyeceğini çünkü evde kalıp onunla kap kacak yapmak istediğini söyleyen bir adam.
Frank Gallonun hiçbir yere gitmeyeceğini bulmam bu kadar uzun sürdü. Çünkü yukarıda onu koruyan insanlar var.
Ve sen, gayet kendinden emin gayet kesin bir şekilde yetenekli çocuklar için olan bir okula gitmeyeceğini söylüyorsun.
Gitmemiz gerek, seni kliniğe götüreceğim olur mu?
Şimdi git ve Catherinee kızının burada olduğunu söyle.
Söyleyemem. Gitmem gerek. Robertla konuş.
Onunla gitmemi istedi ama ben gitmek istemiyordum.
Astsubay, gitmemiz gerekiyor. Yoksa sayıma geç kalacağız.
Yarın eve gitmem ve çocuklara ayrıldığımızı söylemem gerekiyor.
Karakola gitmen gerektiğini söylemiştin hani?
Ee, Nasıl gitti, Bayan Özel Peynir?