Примери за използване на Küvete на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Şu küvete bak!
Hayır Şu küvete bir bak.
Küvete girmeden olmuyor.
Kendini küvete yasla canım.
Ben küvete gireceğim.
Küvete ben giriyorum, sen değil.
Yapma yani. Sanki küvete işkence ediyorsun gibi oluyor.
Küvete bak.
Bu küvete bitki poşeti lazım.
Ben de küvete girdim ve oynaşmaya başladım ama beni itti.
Kafasını küvete çarptı.
Eve gidip küvete girmem lazım. Birkaç gün uyuyayım.
Küvete gidiyoruz.
Küvete giriyorsun demek.
Küvete baksana.
Küvete yanaşıp Nikkiden hapı almış.
Durumunu stabil tutmak için küvete ve ilaçlara ihtiyacı var.
Küvete girmeyi severim.
Yani adam çıplak, küvete eğilmiş temizlik yapıyor, hareket ediyor.
Küvete bakan bir tane buraya yerleştireceğiz.