Примери за използване на Kaleme на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Üç tane daha tahtaya ve 100 farklı renk kaleme ihtiyacın olurdu.
Joseon kaleme kılıçtan daha çok değer vermesiyle bilinir fakat zenginliğe aşırı düşkünlük ülkenin çöküşüne sebep olabilir.
Oturan Boğa bugün konuştuğu gibi konuşsaydı o kaleme dokunmazdım bile.
Benim 2 numara kaleme ve biraz beyaz buyuk kagıda ıhtıyacım var laptop olmaz, sadece kagıt.
Müslüman geleneğine göre, belgeyi kaleme alan Hz. Muhammedin genç kuzeni Hz. Ali bunu duyunca,'' Allahın elçisi'' tanımlamasının üstünü çizmeyi reddetmiştir.
Bir yazarın kaleme, bir ressamın fırçaya,
Öte yandan 2003 yılında Polonyadan Zbigniew Banasik elyazmasının Mançu dilinde kaleme alındığını öne sürerek elyazmasının birinci sayfasının eksik bir çevirisini yaptı.
Babam İlk doğumgünümde beni kaleme yetişmeye çalışırken gördükten sonra, Benim için büyük beklentileri vardı.
Sorunu nedir bilmiyorum ama kesinlikle benim kaleme gelip o boktan beynini uçurmaya hakkı yoktu!
İlk filmin senaryosunu kaleme alan David Leslie Johnson-McGoldrick,
Bu öyküyü kaleme alırken zaman zaman ona bakıyorum,
Hala kaleye saldırmak istiyor musun?- Evet?
Kalenin dışının çok tehlikeli olabileceğine dair hiçbir fikrim yoktu.
Rantarouyu Dokutake Kalesine götürün!
Lütfen bu kalemi al ve listeni değiştir.
Agathon ordusunu kalenin içinde tutacak.
Kale hakkında daha fazla bilgi.
Oyunda, teşekkür kartları kaleler ve krallıklar inşa edebilirsiniz.
Adam kalemi boğazına sapladı.
Kale E-3e.