Примери за използване на Kamyonu на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Ve şnitzel kamyonu şnitzellendiğinde… orada olan biri.
Benim kamyonu alırsın. Ben Cierayı alıyorum.
ineğin tekerleri olsaydı süt kamyonu olabilirdi.
Kamyonu almış.
Donanmalı çocuk korktu, ama kamyonu bize vermeyecek.
Oradaki onun kamyonu.
Homer, bu kamyonu nereden buldun?
Çarşaf kamyonu cuma günleri geliyor değil mi?
Birkaç teslimat kamyonu hariç diğer yöne kimse gitmez.
İtfaiye kamyonu burada!
Bir kaç gün içinde bizin için bir kurtarma kamyonu gönderecekler, tamam mı?
Büyük kamyonu olan adam.
Hayır, durdur kamyonu!
Babamın kamyonu onlarla dolu zaten.
Bu kamyonu hep sürmek istemişimdir.
Kamyonu Pachetko Marinasına park etmişler.
Gece için kitap kamyonu istiyorum, ama avans vermeyeceğim.
Kamyonu çalıp, Polonya Otobanına çıktı.
Bayan Robinson, Cassie, kocanızın kamyonu gördüğünü söyledi ölmeden önceymiş.
Kamyonu alıp yakıtın az kullanılmasını sağlayabilirim.