Примери за използване на Oynama на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Sana büyüklerle oynama şansı veriyorum.
Jayin takımında bovling oynama fırsatını kaçırmak istemedim.
Video oyunu oynama iznimiz yok.
Bebeklerle oynama zamanına ne kadar düşkün olduğunu biliyoruz.
Oyunu oynama sebebiniz.
Yüzyılda, satranç oynama teorisi üzerine yazılar ortaya çıkmaya başlamıştır.
Fanny Briceı oynama hayallerim sona erdi.
Sanırım bu gece bovling oynama fırsatımız olmayacak değil mi?
Diyorum ki, beyzbol oynayabiliyorsan oynama izin vermeleri lazım o zaman.
Oynama isteğim var ama.
Çarkıcevap oynama vakti geldi!
Şu metroseksüel zeka oyunlarını benim üzerimde oynama.
Tabii ki ilerleyen haftalarda da pek bir oynama olmaz.
Yani diyorum ki, burada oynama fikrinde ısrarlıysan hazır ol,!
Sana artık oynama demiştim.
Gus, senin evinde oynama istiyorum.
Tanrım, sevdiğimiz bu oyunu oynama ayrıcalığına sahip olduğumuz için şükran duyuyoruz.
Bu tek oynama yöntemidir.
Burada ve yurtdışındaki bütün filmlerde oynama ayrıcalığına sahiptim.
Futbol oynama ve bir araya gelme şansı için.