Примери за използване на Peçete на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Peçete alıyordum.
Şuranda biraz peçete parçası var.
Affedersiniz hanımefendi. Peçete almayı unuttunuz.
Seni peçete ile çok fena alacağım!
Turnike yapmak için daha çok peçete lazım.
Gidip peçete getireyim.
Peçete kullanıyorum.
Peçete kucakta.
Tüm kanını emeceğim ve pelerinini peçete diye kullanacağım!
iki tane peçete.
Peçete ve çakmak var.
Peçete olmadan beni bulan ilk beyaz atlı sensin.
Kıyafetinize uygun peçete veriyorlarmış.
Ve dehşeeet peçete!
Bu büyük, geniş masayı saklamak için peçete lazım?
Peçete kucağıma, küçük ısırıklar,
Bıçak, çatal, peçete hepsi kullanılır.
Bay Monk, Sharonanın size peçete vermiş olması sorun değil.
Benim üç… bana üç bir sürahi bira ve üç peçete.
Çok var. En değerlisi düşünceli arkadaşım Pennynin verdiği imzalı peçete.