Примери за използване на Pes на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Pes etmeyi düşündüğüm zamanlarda Katie bana çok kızardı.
Pes etmek istemediğinden emin misin dostum?
Bunun anlamı ya sen pes edeceksin, ya da Cuddy.
Asla, savaşmadan pes etme.''.
Hadi çocuklar, şimdi pes edemeyiz.
Herkes pes ederse ne olur?
Ancak o kolay pes eden bir adam değildir.
NasıI pes edebilirim ki?
Şu an pes edemeyiz ki.
Hayır, asla pes etme.
Çok kolay pes eden birine benzemiyorsunuz.
Önce kim pes edecek, Joe?
Ne yapacağım, pes edip öleyim mi?
Pes etmeyeceğine söz ver bana.
Birkaç rehine daha öldürdükten sonra pes edeceklerdir.
Ama şimdi pes edersem bir daha asla şans bulamayacağımdan korkuyorum.
Sonny kolayca pes edecek biri değil!
Oraya git ve pes edene kadar onu baştan çıkar!
bir şeyi gerçekten istiyorsan asla pes edemezsin.
Hayır, şimdi pes edemezsin.