Примери за използване на Peynirin на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Bazen de peynirin öyle olduğunu düşünüyor.
Sen sandviç yerken salam ve peynirin mi hayalini kurarsın?
Peynirin yapımı 1 gün sürüyor.
Eski peynirin daha iyi olduğunu bilmiyor musun?
İşte peynirin.
Bu peynirin içine düşmek isteyeceksiniz.
Bu ızgara peynirin içinde mayonez var!
Hiç makarna ve peynirin var mı?
Peynirin üretimi elbette ilk olarak sütün sağılması ile başlıyor.
Peynirin üretimi elbette ilk olarak sütün sağılması ile başlıyor.
Peynirin diğer yarısını da üstüne gezdirin.
Fakat bu, peynirin çeşidinden çok üreticisine bağlıdır.
Peynirin son kullanma tarihi Bush başkanken geçmiş galiba.
Peynirin nakliye kolilerinde paketlenmesi.
Şu parmaklarını peynirin içinden çek artık.
Peynirin sorunu ne ki?
Peynirin üstündeki bıçağı alıyor!
Hiçbir peynirin, boşluğu dolduramayacağı şekilli açlık tetrisi oynamak gibiydi.
Peynirin olgunlaştırılması ve depolanması.