Примери за използване на Sadist на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Sadist kişilik bozukluğu.
Hepsi de çok zeki, disiplinli ve kendilerine isim veren sadist katiller.
Susturucu davasını kopyalamadan önce Seattleda haftalar sonra sadist davasını çözmüşler.
Sadist seri takipçi.
Şüpheli ekibi yoktu, başkasının davranışını kopyalayan tek bir sadist vardı.
Cinsel sadist, gönüllü bir ortakla tatmin olmaz.
Sen sadist, acımasız ve boş birisin.
O zaman sadist bir kalleşin teki derdim.
Cinsel sadist için cinsiyet önemsizdir.
Beni duydunuz mu, sizi sadist piç kuruları?
Peki o zaman bu sadist ne yapacak?
Babamız sadist bir sarhoştu.
Evet, ve tüm çizimler kadına üstünlük kurmaya çalışşan asosyal sadist bir seks manyağını gösteriyor.
Sadist piç kurusu, ve o Stacyi en kötü şekilde kırmak istedi.
Sadist, başkalarına acı çektirmekten zevk duyan zâlim demektir.
Sanırım bu sadist güzellik uygulamalarının sadece kadınlarla sınırlı olmamasından mutlu oluyorum.
Ama aslında onlar, sadist.
Mireın görkemli orduları zalim, sadist, yenilmez.
Arkadaşı sadist bir haydut tarafından dayak yiyince, Nick karşılık verir ve haydutun….
hâlâ hastalıklı bir sadist.