Примери за използване на Saklamaya на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Zaten gizli bir ofiste çalışıyorsan asansörü saklamaya ne gerek var?
Bu da gösterge tablosunun altına saklamaya çalıştığı radar tespit cihazı.
Uyuşturucuyu ondan saklamaya çalıştım… ama çok akıllı.
Saklamaya çalıştığın şeyi biliyorum.
Bilgileri saklamaya çalışıyorlar.
Belki de geçmişteki bir şeyi saklamaya çalışıyor.
Üzgün olduğunu saklamaya başladığında, tehlikeli olur.
Ne saklamaya çalışıyorsun?
Silahı koltuğun altına saklamaya çalışıyordum ki birden patladı.
Başka insanların saklamaya çalıştıkları bir şeyler buldum.
Böylesine önemli bir bilgiyi ondan saklamaya hakkımız yok ama söylemek kolay olmayacak.
Birşeyleri saklamaya çalıştığınızda kurallara uymazsınız.
Cesedi saklamaya ve parayı paylaşmaya karar verdiler.
Ona sihirle görsel ikizi saklamaya çalıştığımı ama bizi bulduklarını söyle.
Umarım yaşananları senden saklamaya devam etmez.
Herhangi bir şey saklamaya kalkarsanız bu sizi zor duruma sokabilir.
Hiçbir şeyi saklamaya çalışmıyoruz, efendim.
Neden bir şeyler saklamaya çalıştığın hissine kapılıyorum?
Senden bir şeyler saklamaya… çalıştıklarının nasıl olduğunu da bilirisin.
Bir şey saklamaya çalışmıyorum.