Примери за използване на Satmaktan на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Çocuklara uyuşturucu satmaktan dolayı işten atıldığını duydum!
Чух, че Taklit mal satmaktan dolayı tutuklusunuz!
Hem kullanıp hem de satmaktan.
Използване и продажба.Neyse, gayrimenkulden ve evimi satmaktan bahsedelim.
Yıldan 30 yıla kadar… uyuşturucu madde taşımak ve satmaktan.
От 22 до 30 години. За притежание, продажба и разпространение на наркотици.Hayatında bundan çok daha fazlası var… Antika satmaktan.
Имам чувството, че доста по-важни неща се случват в живота й от… продажбата на антики.Zengin insanlara içki satmak fakir alkoliklere satmaktan çok daha fazla para getiriyordu.
Има много повече пари в продажбата на богаташи отколкото на бедни алкохолици.Ne yani, beni Prevalis satmaktan içeri mi atacaksınız?
Ще ме арестувате, че съм продавал превалис?sahipleri evi satmaktan vazgeçti.
Telefonda birine arkadaki çayırlığı satmaktan bahsediyordun.
Говореше с някого по телефона за продажба на задното пасище.Uyuşturucu satmaktan.
Продажба на наркотици.Sahtekarlık ve internette sahte John Wayne Gacy mektupları satmaktan kaydı var.
Регистриран е за измама и продажба на фалшиви писма онлайн от името на Джон Уейн.Altı yıl önce, San Diegoda kokain satmaktan tutuklanmış.
Арестували са го преди шест години в Сан Диего за търговия с кокаин.Biz sadece satıcılardık. Ürünümüzü satmaktan başka şey yapmadık;
Camillee ev satmaktan bahset.
Говори за продаването на къщата на Камил.Shirazı Sauterneden ayıramayan insanlara ambalajsız şarap satmaktan.
Да продавам вино на хора, които не различават шибаното Сира от Сатурне.Çalıntı araba parçaları satmaktan başka.
En sevdiğim doktorlardan birinin steroit satmaktan tutuklandığını öğrendim.
Araba satmaktan.
Продажба на коли.Benzerlik yasaları saçmalığı ot satmaktan daha kârlı.
Я, да продаваме права било по-изгодно от тревата.
