Примери за използване на Sayfalara на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Kendimizi açar ve içimizdekileri sayfalara dökeriz.
Yani dergideki farklı bölümleri farklı sayfalara böler miyiz diye.
gerçekten heyecan verici olan sayfalara bakacağız.
Eğer sizin için bu sabah kopyaladığım sayfalara bakarsanız, -bu iş için uygun olduğumu görürsünüz… -Bunu bana nasıl yapar?
INTERPOLe gidip sayfalara baktığımız ve aranan kişileri arıyoruz.
Sizde benim gibi, çocukca pop-up kitapları okuyorsanız- Bu çift katlı sayfalara takılı kalırsınız.
Böylece, altı yıl önce aklıma bir fikir geldi: Hayat sayfalara geçtiyse, bir yerlerde, her yaşa dair yazılmış sayfalar vardı.
Kullanıcının bu site üzerinden dış sayfalara veya diğer bütün sitelere erişimi sadece kendi sorumluluğundadır.
Kullanıcının bu Sitenin dışındaki sayfalara ya da başka herhangi bir siteye erişimi sadece kendi sorumluluğundadır.
Tüm hayatımı hayal gücünü, düşünceleri… ve kelimeleri sayfalara döken… bir yazarın tutkularını koruyarak geçirdim.
Bunu yaparken Google, ziyaretçilerin verilerini GoogleMaps haritalarının entegre edildiği sayfalara da toplar, işler ve kullanır.
James Salterın yazdığı gibi,'' Hayat bir şeyleri geride bırakıyorsa, sayfalara geçer.''.
A/ B test uzmanı, Kesinlikle bir huninin içinde A/ B testi tüm sayfalara öneriyoruz ama bu başka bir hikaye.
Sayfalara ve dosyalara erişmenizden sonra kişisel veriler girmeniz istenmesi durumunda şuna dikkat ediniz
bilgisayarınızda ziyaret ettiğiniz sayfalara dayanan ilgi bazlı reklamlardan farklı olarak,
Birkaç sayfaya göz gezdirmen gerekecek, canım.
Geçerli koşulları incelemek için bu sayfayı düzenli olarak ziyaret etmeniz gerekir.
Dokuz sayfanın dokuzunu da.
Birkaç sayfayı atladım.
Kitabın diğer sayfalarının hala olması bile bir mucize.