Примери за използване на Sigara içerken на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Sigara içerken uykuya daldı.
Seni sigara içerken yakalayan öğretmen.
Babam yatakta sigara içerken öldü sarhoştu.
Sigara içerken ne yapıyorsun?
Çocukken babam beni sigara içerken yakaladı… ve dövdü!
Sigara içerken rahatsızlandı.
Sigara içerken seni daha çok seviyordum.
Herbert Moon yatakta sigara içerken yanarak öldü.
Sigara içerken daha ilginçtin.
Sigara içerken beni düşündün mü düşünmedin mi?
Kimsenin beni sigara içerken görmesine asla müsaade etmem.
Sen sigara içerken yemek yememe aldırmazsın, değil mi?
Onu sigara içerken gördün mü hiç?
Bazen sigara içerken misinayı bana verirdi.
Yıl önce, sigara içerken uyudun.
Wa Chung Leeden iyi olan var mı? Sigara içerken bile herkesi alt edebiliyor.
Baksana Neil, merdivenlerde sigara içerken gördüğün adam bu muydu?
Deden, Roy ile beni sigara içerken yakaladığında ne yapmıştı sana anlattım mı?
Tamam, şuna ne dersiniz-- eğer bizi evde sigara içerken yakalarsanız, bir kez bile olsun, bizi sokağa atabilirsiniz.
Sadece kesinleştirmek için, Bay Selway ile içki ve sigara içerken, bir süre beraber dışarıda oturdunuz binanın ortasındaki küçük bir avluda?- Evet?