Примери за използване на Tayt на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Bu tayt berbat bir şey.
Tayt ve topuklu ayakkabı.
Tamam, katilin tayt giymediğini ya da balon taşımadığı tahmininde bulunabilirim.
Tayt ve bu tarz kıyafetlerde sana çok yakışıyor….
Hayır, tayt ve pelerin giymiş bir herif.
Paige tayt giyiyordu.
Am Doruk Noktası Tayt Derin Büyük Göğüsler.
Giyinmek istiyorum tayt etek Ve bir yabancıyla flört etmek''.
Adam, sen ve ben tayt giymiştik hani?
Sırf bilgin olsun diye söylüyorum, asla tayt giymem.
Kadınlar Neden Tayt Giyerler.
İnsanlar ayda iki kere tayt giyip şeyime güvercin yerleştirdiğimi bilirlerse burada çalışamam.
Paddy amcanın siyah tayt giydiği günler de çok geride kaldı diye düşünüyorum.
Kafama tayt takıp bir banka soysaydım,
Birinciliği elimde tutmak istiyorsam birkaç ders almam gerektiğini söyledi, kısacası bu tayt içinde ceza.
Anlamı; üç harika yıl, tayt, gümüş lame giydim sahne makyajı yapıp, uzay gemisine benzer bir gitar çaldım.
Bu taytların da daha iyi olduğunu sanmıyorum.
Kimse o taytları giyemez sadece o.
Verilen kötü kararları ve taytı da eklersen 80lerdeki halim.
Taytın güzelmiş Tehlike.