Примери за използване на Teniste на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Teniste cinsiyetçilik var mı?
Üç ay sonra, beni teniste yendi.
Bu yüzden oyunculukta, kayakta ve teniste başarısız oldum.- Hayır.
Klüp üyeliğini istiyorum Rex teniste berbat.
Kendime daima babama çektiğim için teniste berbat olduğumu söylemişimdir.
Şirket sahibini teniste yenmek.
Sen Sakamotoyu teniste yendin.
Crea Club Teniste antronörlük yapan soner arıburnunun mert adın da bir oğlu olmuştur….
yorulmak bilmeyen bir dayanma gücü olan bir kadın, çünkü teniste v.s. ünvan kazanmak için koşardım.
Teniste, eğer bir numara olmak için yeterince şanslıysam
Eskiden Dellste, senin beni teniste yenince ne kadar sinirlendiğimi gördüğünde, annem bana kart oyunlarını öğretmişti.
Henüz çok gencim ve başka bir kariyer düşünmeye başlamadan önce teniste yapabileceğim çok şey var.
Sırp Jelena Jankoviç, ikinci turda Ukraynalı Alona Bondarenkoyı 7-5 ve 6-1lik setlerle yenerek tek bayan teniste son 16ya kaldı.
Koçun, yaşın daima önemli olduğunu söyledi. Bu teniste çok daha önemli.
çift erkekler teniste kazandığı bronz madalyayla 42nci sırada yer alıyor.
İflas eden efsane tenisçi Boris Becker kupalarını satışa çıkardı.
Tıpkı tenisçilerin servis atarken çıkan sesler gibi.
Tenisin'' T'' si.
Tatlım, Masa Tenisi varmış.- Haydi oynayalım!
Tenise İlgi Artıyor.