Примери за използване на Venedikte на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Venedikte saldırıya uğradığını ve 1205 den 1358 kadar olan egemenliği altında düştü.
Venedikte ödül aldı.
Borgia Ailesi için, Venedikte altın işlemeli sırmalı bir araba cilalandı.
Kitabın konusu Venedikte geçiyor.
Gördüğüme yemin etsem bile buna Venedikte inanmazlar!
Öztoprak eserleri Venedikte.
Yeni hayatınıza dünyanın en romantik ve en ıslak şehri Venedikte başlayın.
Sevgili Charlotte, sensiz yaşamak imkansız hep Venedikte beraber geçen günlerimizi ve güzel anılarımızı düşünüyorum.
Bilmeni isterim ki Venedikte olanlar önemli
Hayatının aşkını yeni kaybetmiş olan Coco, Venedikte Misia ve José Maria Sert ile birlikte üzüntüsüyle başa çıkmaya çalışıyordu.
Önce Venedikte çıktı karşımıza,
Geçen gün Venedikte köprünün altında senin fotoğrafını çekmeye çalışıyordum, hemen sen benim fotoğraf çeken halimin fotoğrafını çekmeye başladın.
Bunda şöyle demiş, onunla Venedikte daha önce iş yaptığımız bir kulüpte buluşacakmışım.
Ama bu sadece bir teori. Jack Venedikte 2 hafta boyunca bir işaret aradı ve bulamadı.- Ve ölümsüzlük.
Bir güvercinle bir parça ekmek beslemek mükemmel olurken Venedikte para cezası ile cezalandırılabilen yasa dışı bir harekettir.
Bir güvercinle bir parça ekmek beslemek mükemmel olurken Venedikte para cezası ile cezalandırılabilen yasa dışı bir harekettir.
delinin birinin'' Venedikte geçirdiğimiz harika hafta.'' diye mektup yazmasıydı.
Brüksel Hırvatistana, Adriyatikteki yetki alanını genişletme hakkında alacağı her türlü kararı, Venedikte düzenlenecek toplantıya kadar ertelemesini tavsiye ediyor.
Sular yükseldiğinde Blue Grottoda veya Romeo ve Juliet gibi Venedikte gömelim?
Orada seviştiğim kişi aslında sendin. Napolide, Floransada, Venedikte, uçakta, havada 15.000 metrede.