Примери за използване на Zoe на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Zoe Barnes mı?
Zoe, ne yapıyorsun?
Ama Zoe, arkadaşın olarak,
Zoe, anahtarlarını unuttun!
Zoe Hart dün gece bize gelmiş
Aslında, Zoe bu benim ahlak anlayışıma ters ama durumunu anlıyorum.
Zoe, bu adada ayı yok.
Zoe burada neler oluyor?
Zoe Kessler ve kaptan Jack aynı uyku çalışmasının parçası olmuşlar.
Zoe içinde pembe.
Zoe, ne demek şimdi bu?
Zoe, yemekte bize katılır mıydın?
Tam Zoe ile heyecanlı bir şeyler yakalıyordum, gelip onu korkuttun.
Zoe Kesslerın gözlem kaydının başlangıcı.
Zoe Harta yeni muhteşem bir kız arkadaşın olduğunu söyledim.
Hayır, Zoe Hart, burada hiçbir şey görmedin.
Zoe, kaybedecek vaktimiz yok.
Zoe, bana bak!
Bak, Zoe.
Zoe, gidiyoruz!