Elektronen Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Im Wesentlichen sind sie viel schwerere Versionen der Elektronen.
Sie heißen Elektronen.
Aber die Atome werden Elektronen tatsächlich teilen.
Ancak aslında atomlar elektronlarını paylaşacaklardır.Protonen und Elektronen ziehen sich gegenseitig an.
Ich muss also Elektronen bewegen.
Elektronları harekete geçirmemiz gerekir.Die Frequenz der Elektronen ist jedoch nicht schnell genug.
Ancak elektronların frekansları yeterince hızlı değil.wo die Atome Teilen Elektronen.
çünkü atomlar elektronlarını paylaşıyorlar.Protonen und Elektronen ziehen sich gegenseitig an.
Proton ve elektronlar birbirlerini çekerler.Zwischen dem Atomkern und den Elektronen sind Unmengen leerer Raum.
Çekirdek ile elektronların arasında geniş boş alanlar bulunmaktadır.Im Moment passiert das alles, indem man Elektronen bewegt.
Bunların hepsi elektronları hareket ettirerek olur.das Eisen Atome konnten ihre Elektronen zu durchstreifen, werden sie alle leicht positiv.
demir atomları elektronlarını paylaştığı için kısmen pozitif yüklenirler.Elektronen sind real.
Elektronlar gerçek.Thomson angenommen, dass diese Elektronen in den Atomkernen.
Thomson bu elektronların atom çekirdeğinin içinde olduğuna inanıyordu.Zähl mal Elektronen.
Elektronları Sayalım.Aber Sauerstoff ist viel elektronegativer als Wasserstoff und"zwingt" Stickstoff, seine Elektronen zu teilen.
Ancak oksijen, hidrojenden çok daha elektronegatiftir ve elektronlarını paylaşması için azotu'' zorlar''.Elektronen sind kleiner als Atome.
Elektronlar atomlardan daha küçüklerdir.Die wundersame Welt der Elektronen.
Elektronların Muhteşem Dünyası.Zusammenstoßende Elektronen könnten das Magnetfeldmysterium der Erde erklären.
Çarpma Elektronları DünyaNın Manyetik Alan Gizemini Açıklayabilir.Es will also seine Elektronen wirklich behalten.
Yani bu gerçekten kendi elektronlarını vermek istemez.Dies sind alle Elektronen.
Bunların hepsi elektronlar.
