Feine Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
InsertMPC48- 48 feine Kanülen gehen direkt in die Kavitationszone.
Convenience- Reis feine getrocknete Nudeln Hersteller.
Kolaylık Pirinç İnce Kurutulmuş Erişte Üretici.Feine Vorstellung von Amy Adams.
İyi bir film Amy Adams muhteşem.Ebenso wie diese feine Einrichtung.
Eine ganz feine"Verpackung" diesmal.
Feine italienische Handwerkskunst.
InsertMPC48- 48 feine Kanülen enden direkt in der Kavitationszone.
InsertMPC48- 48 ince kanüller kavitasyon bölgesinde sona.Geräte für feine Galetten Modell A0 F4.
İnce galetteler için aparatlar model A0 F4.Das ist für feine Damen, Hausfrauen.
İyi hanımlar, ev hanımları için.Feine Adresse. Oh, ja, danke.
Güzel evmiş. Evet, teşekkürler.Kleine, aber feine Weinauswahl.
Küçük ama iyi şarap seçenekleri.Feine Schweizer Marmelade baut auf Automation.
Kaliteli İsviçre reçeli otomatikleşiyor.Feine Arbeit. Das Quadrat ist nur 10 Mikrometer lang.
Baktığımız bu kare, sadece on mikron ölçeğinde. Çok da ince bir işçilik.Feine Linien treten häufig zu Beginn des Alterungsprozesses auf.
İnce çizgiler genellikle yaşlanma sürecinin başlangıcında ortaya çıkar.Feine Kommunikation und Rezeption.
İyi iletişim ve resepsiyon.Feine Adresse.
Güzel adres.Eine kleine, aber feine Adresse.
Küçük ama iyi bir adres.Unternehmen Philosophie: liefern feine natürliche Produkte basierend auf Aufrichtigkeit.
Kurumsal Felsefe： Samimiyete dayalı kaliteli doğal ürünler tedarik edin.Ein Bakterienfilter beseitigt Bakterien und feine Partikel.
Bakteri filtresi bakteri ve ince parçacıkları giderir.Es sollten feine und sanfte Haarwurzeln verwendet werden.
İnce ve nazik saç kökleri kullanılması gerekir.
