FROSCH - Turkce'ya çeviri

• kurbağa
• frog
• kurbağayı
• kurbağanın
• kurbağası

Frosch Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

Den Frosch über die Straße zu bringen war mein Lebensziel.
O kurbağayı sokağın karşısına geçirmek benim hayatımdı.

Wie der Frosch, der langsam gekocht wurde.
Kurbağanın suda yavaş yavaş kaynaması gibi.

Gestern noch Frosch, wird er morgen der Prinz von Fhloston Paradise!
Fhloston Cennetinde! Dünün kurbağası yarının prensi olacak!

Präsident Frosch.
Başkan Kurbağa.

Warum hat der Skorpion den Frosch gestochen?
Akrep, kurbağayı neden sokmuştu?

Es liegt ein Schlüssel unter dem Frosch.
Kurbağanın altında yedek anahtar var.

Joshs Frosch.
O Joshın kurbağası.

Johnny sezierte heute einen Frosch im Unterricht.
Johnny bugün okulda bir kurbağa kesmiş.

Sheehan, ein Frosch mit Flügeln würde sich den Arsch nicht stoßen. Ja?
Sheehan, kurbağanın kanadı olsa, kıçını o kadar çok çarpmazdı. Anladın mı? Evet?

Ich würde einen Frosch küssen.
Bir kurbağayı öperim.

Komm schon her. Joshs Frosch.
Buraya gel. O Joshın kurbağası.

Ich und der Frosch.
Ben ve kurbağa.

Und je giftiger ein Frosch ist, desto farbenfroher leuchtet er.
Kurbağanın zehri ne kadar fazlaysa rengi de o kadar parlak olur.

Gut, schneiden wir den Frosch auf.
Tamam, kurbağayı kesip açalım.

Joshs Frosch. Komm schon her.
Buraya gel. O Joshın kurbağası.

Ich werde dich Mr. Frosch nennen.
Sana Bay Kurbağa diyeceğim.

Lass Clyde Frosch in Ruhe!
Clyde kurbağayı bırak!

Was genau macht denn dieser Frosch da?
O kurbağanın orada ne işi var?

Frosch.- Kröte.- Frosch.
Kara kurbağası.- Su kurbağası.

Oh, nein. Armer Frosch.
Olamaz! Zavallı kurbağa.