FUSSGÄNGER - Turkce'ya çeviri

yaya
fußgänger
zu fuß
fußgängerzone
yayalar
fußgänger
zu fuß
fußgängerzone
yayaları
fußgänger
zu fuß
fußgängerzone
yayalara
fußgänger
zu fuß
fußgängerzone

Fußgänger Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Je nach Art des Verkehrs: Fahrzeug/ Fußgänger, schwer/ leicht, öffentlich/ privat.
Trafik türüne göre: araç/ yaya, ağır/ hafif, genel/ özel.
Auf diese Weise können Fußgänger die Straße durch den Bildschirm sehen.
Bu şekilde yayalar caddeyi ekrandan görebilirler.
Die überwältigende Anzahl kleiner Entscheidungen kann dazu führen, dass sich Fußgänger wie die umliegenden Personen verhalten.
Muazzam sayıda küçük karar, etrafındakiler gibi davranan yayalara neden olabilir.
Fußgänger rettet einen Welpen(Russland).
Yaya bir köpek kurtarır( Rusya).
Autos und Fußgänger bleiben stehen,
Arabalar ve yayalar durup ayaklanmacılara
Fußgänger oder Spur Beleuchtung,
Yaya veya şerit aydınlatması sağlayın,
Neugierige Fußgänger, Journalisten oder Transportmitarbeiter entlang der Strecken.
Rota boyunca meraklı yayalar, gazeteciler veya taşımacılık işçileri.
Wir haben die Navigation für Fußgänger und Fahrradfahrer deutlich schneller gemacht.
Yaya ve bisiklet kullananlar için navigasyonu daha hızlı hale getirdik.
Diese Opfer gelten als Fußgänger(Rubriken V01-V09).
Bu kurbanlar yayalar olarak kabul edilir( V01-V09 kategorilerinde).
Fußgänger oder Spur Beleuchtung,
Yaya veya şerit aydınlatması sağlayın,
Diese Opfer gelten als Fußgänger(Rubriken V01-V09).
Bu kurbanlar yayalar olarak kabul edilir( rubrikler V01-V09).
Jedes Jahr sterben fünfzehn Kinder als Radfahrer oder als Fußgänger im Straßenverkehr in den Niederlanden.
Hollandada her yıl on beş çocuk trafikte bisiklette iken veya yaya olarak… öldürülüyor.
Es gibt die Blöcke mit Höfen und im Erdgeschoss gibt es diese ganzen Verbindungen für Fußgänger.
Avluları olan bloklar var zemin katta yayalar için tüm bağlantılar var.
Aktuelles Fahrrad Fußgänger.
Haber Bisiklet yaya.
Du wirst dich zwar alt fühlen, aber die Fußgänger werden weiterleben.
Sen kendini yaşlı hissedeceksin ama yayalar hayatta kalacak.
Pass auf, wo du hingehst, verrückter besoffener Fußgänger.
Nereye gittiğine dikkat et sarhoş yaya.
In puncto passive Sicherheit bietet der SUV maximalen Schutz für alle Insassen und Fußgänger.
Pasif güvenlik açısından, SUV tüm yolcu ve yayalar için maksimum koruma sağlar.
Keine Autos oder Fußgänger im südwestlichen Gebiet.
Güneybatı tarafında ne araç ne de yaya var.
Menge Konzentration, häufige Zug, Fußgänger durch die Eisenbahn unfallträchtig Ort.
Kalabalık konsantrasyon, tren sık, yayalar tren kaza eğilimli yer ile.
Beherrsche dein Pferd vorsichtig, oder du wirst Fußgänger werden.
Atını dikkatli sür, yoksa yaya kalırsın.
Sonuçlar: 159, Zaman: 0.0796

En çok sorulan sözlük sorguları

Almanca - Turkce