GEMIETETEN - Turkce'ya çeviri

kiralık
miete
mietvertrag
leasing
pacht
kiraladı
mieten
anheuern
ausleihen
engagieren
die miete
vermietung
die anmietung
sie gulet
leasen
kiralanan
miete
mietvertrag
leasing
pacht
kiralanmış
miete
mietvertrag
leasing
pacht

Gemieteten Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Cosa Nostra“- Reisen mit dem gemieteten Auto durch Sizilien.
Cosa Nostra''- kiralık araba Sicilya gezisi.
Uston wurde 1987 auf dem Fußboden seines gemieteten Apartments in Paris, Frankreich gefunden.
Uston 1987 yılında Fransanın Paris şehrindeki kiralık apartman dairesinde yerde yatarken bulundu.
In gemieteten Wohnungen sind Bildschirme immer praktisch.
Ekranlar her zaman kiralık evlerde kullanışlıdır.
Das sind meine gemieteten Schuhe.
Gıcırtı gibi bir ses. Kiralık ayakkabılardan.
Und die gemieteten Räumlichkeiten zu verlassen.
Kiraladığı mekanları terk ettiler.
Ihr Mann aßen zu Mittag im hotel gemieteten Luxus-Touristen extrem.
Turist olan kadın kocasının kiraladığı son derece lüks otelde öğle yemeğini yemişti.
Gemieteten Pkw nicht zurückgebracht.
Araçları Kiraladılar Geri Getirmediler.
Eine Woche in einer gemieteten Hütte am Eriesee mit so großen Spinnen.
Her sene Erie Gölünde bir haftalığına kulübe kiralardık. Kocaman örümceklerle doluydu.
Von diesem Kerl gemieteten SUV führten. Die letzten vier Nummern, die zu einem -Ja.
Evet, son 4 rakamını… bu da sistemde bu jipin bu adam tarafından kiralandığını gösteriyor… Kurt Van Zant.
Jehovas Zeugen in der Ukraine können sich nun in gemieteten Räumlichkeiten ohne Beeinträchtigungen versammeln.
Artık Ukraynadaki Yehovanın Şahitleri bir müdahaleyle karşılaşmadan kiraladıkları yerlerde toplanabilecekler.
Sie können eine Nobilis, Tribal oder gemieteten Partei zu werden- in jedem Fall reichen Leben.
Bir Nobilis, Tribal veya işe parti olabilir- her durumda zengin hayat.
Frau gemieteten Arbeiter und machte teure Reparaturen an ihre Söhne.
Kadın işçileri işe ve oğullarına pahalı onarım yaptı.
Die Rolle des gemieteten Mörders wurde vom Volkskünstler der UdSSR Lev Durov ausgeführt.
İşe alınan katilin rolü SSCB Lev Durovun Halk Sanatçısı tarafından yapıldı.
Mit einem Schweizer Käse und gemieteten Kindern?
Bir İsviçre peyniri ve altı evlâtlık çocukla yaşamak.
Nur in der gemieteten unterkunft ausruhen, ihnen die echte Türkei zeigen
Sadece kiralık konutlarda, size gerçek Türkiyeyi gösterecek
Mit unserem gemieteten Fiat 500 konnten wir die Gegend und genießen Sie die schöne Amalfiküste zu erkunden.
Bizim kiralanan Fiat 500 ile biz güzel Amalfi Coast bölgeyi keşfetmek ve tadını başardık.
Auch mit einem gemieteten Auto in Bologna,
Ayrıca, Bologna kiralanan araç kullanırken,
In 2016 Jahr haben wir die Kapazität der gemieteten vier Transponder mit Abdeckung des europäischen Territoriums der Russischen Föderation erhöht.
İçinde 2016 yıl Rusya Federasyonu, Avrupa topraklarının kapsamı ile kiralanan dört transponder kapasitesini artırdı.
Mit einem gemieteten Jet, bekommt man in der Gesellschaft von Menschen reisen sie gut vertraut sind mit.
Bir kiralanan jet ile, biri onlar iyi tanıdık insanların şirket seyahat etmek olur.
Wenn es von gemieteten Meistern gemacht wird,
İşe alınan ustalar tarafından yapılıyorsa,
Sonuçlar: 63, Zaman: 0.0509

En çok sorulan sözlük sorguları

Almanca - Turkce