Herb Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Danke, Herb.
Danke, Herb.
Teşekkür ederim, Herb.Ich heiße Herbert, Herb.
Adım Herbert, Herb.Fotografien von Herb Ritts.
Fotoğraflar HERB RITTS.Die Begegnung Herb Ritts le.
Fotoğraflar HERB RITTS.Fotoausstellung Herb Ritts.
Fotoğraflar HERB RITTS.Ist das ein Witz? Meine Scheißhaufen sind größer als Herb.
Herbden büyük bok sıçmışlığım var. Şaka, değil mi?Mike ersteigert einen Lagerraum, den Herb nicht haben will.
Mike, Herbin istemediği bir dolabı satın alır.Was hältst du davon,- Judith und Herb einzuladen?
Judith ve Herbi davet edelim mi?Ich sagte doch bereits, ich habe Herb angerufen.
Ve Sarahın bir şeyi olmadığını söyledi. Herbi aradım.Ja, ich sah wie du"Peaches und Herb" gezückt hast!
Evet, Peaches ve Herbü çıkarmıştın ortaya cidden!Herb wird gekündigt.
Herbü işten çıkarıyoruz.Ich sah, wie du Peaches und Herb rausholtest!
Evet, Peaches ve Herbü çıkarmıştın ortaya cidden!Herb? Oder der Greenwich Village Beatnik?
Herb mü? Ya da Greenech Villagedeki hipi mi?Denken Sie, Ihr kleiner Freund Herb.
Küçük dostun Herbün o dosyaları kopyalamadığını nerden biliyorsun?Ein Herb Ritts ist sie nicht, aber das dürfte reichen.
Bir Herb Ritts değil ama idare eder.Herb tut nichts ohne guten Grund.
Herbün yaptığı her şeyin bir nedeni vardır.Herb hätte sich nie bei einer Affäre mit einer Beretta erwischen lassen.
Herbün bir Beretta ile asla bir aşk ilişkisi olmamıştı.Nein, nein, ich meine wegen deiner Mutter und Herb.
Annenle Herbü kastettim. Hayır, hayır.Diese Frau hat Herb bestimmt kaum gekannt.
Kadının Herbü hiç tanımadığına eminim.
