IRRELEVANT - Turkce'ya çeviri

• alakasız
• önemsiz
• konu dışı
• ilgisiz
• gereksiz
• anlamsız
• konuyla ilgisi yok
• yersiz
• alâkasız
• önemsizdir
• alakasızdır

Irrelevant Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

Das ist unwichtig und irrelevant.
Bu önemsiz ve konuyla ilgisi yok.

Sie ist irrelevant, wenn man Fakten hat.
Gerçekler elindeyse bunlar önemsiz.

Diese Leute die du sagtest seien irrelevant.
Bu insanları düşünmeden edemedim, senin alakasız dediğin insanları.

Diskussion ist irrelevant!
Tartışmak gereksiz!

Ihre Idee wird irrelevant sein.
yoksa fikriniz anlamsız olur.

Aber der Richter wird befinden, dass Ihr Job in Bezug auf das Verbrechen irrelevant ist.
Ama Yargıç yaptığın işi suçla ilgisiz olarak kabul eder.

Diese Frage ist irrelevant, und das Ergebnis ist unvermeidbar.
Sonuç kaçınılmaz. Sorunuz yersiz,… ve ayrıca.

Irrelevant und nebensächlich.
Konu dışı ve önemsiz.

Es ist irrelevant, woran ich glaube.
Neye inandığımın bu konuyla ilgisi yok.

Amüsant und irrelevant.
Eğlenceli fakat alakasız.

Vergangenheit ist voller Fragen und irrelevant.
Geçmiş sorularla dolu ve önemsiz.

Sind auch die Regeln irrelevant?
Kurallar da mı gereksiz?

Wertschätzung kann das ganze Problem der Macht auflösen und irrelevant machen.
Takdir tüm iktidar sorununu çözüp, ilgisiz hale getirebilir.

Alles was ich vorher gesagt habe war irrelevant.
Amadan önce söylediğim her şey anlamsız.

Die Regierung betrachtet diese Menschen als irrelevant.
Hükümetin alâkasız olarak gördüğü suçlar.

Ich bin nicht irrelevant.
Konu dışı değilim.

Nicht für mich. Das ist irrelevant.
Bana değil. Bu alakasız.

Aber Sie sagen auch immer, Motive seien irrelevant.
Her zaman içgüdülerin de önemsiz olduğunu söylerdin.

Sind auch die Regeln irrelevant?
Öyleyse kurallar da mı gereksiz?

Aber Sie sagen auch immer, Motive seien irrelevant.
Ayrıca her daim, güdülerin yersiz şeyler olduğunu söylerdin.